Van'ın Dağlarında Nadir Görülen Bir Konuk: Gelincik Kameraya Takıldı
Van'ın Bahçesaray ilçesinde, doğaseverleri heyecanlandıran anlar yaşandı. Kış mevsimine girerken tüyleri beyaza dönen gelincik, bölgede görüntülendi.
Tüy Renkleriyle Mevsimlere Uyum Sağlayan Zarif Avcı
Gelincikler, doğanın mükemmel bir uyum örneği olarak gösteriliyor. Yazın kahverengi, kışın ise beyaz tüyleriyle çevresine tam anlamıyla uyum sağlayan bu tür, yırtıcılardan korunmak ve avını gizlice takip edebilmek için renk değiştiriyor.
Bilim insanlarına göre bu renk dönüşümü, mevsimsel fotoperiyot adı verilen gün ışığı değişimlerine bağlı olarak vücuttaki melanin pigmentinin azalmasıyla gerçekleşiyor. Böylece gelincikler karla kaplı arazilerde kolayca fark edilmeden hareket edebiliyor.
Görme, koku alma ve duyma duyuları son derece gelişmiş olan bu küçük yırtıcılar, doğada fare, sincap ve küçük kemirgenlerle besleniyor. Bu yönüyle gelincikler, tarımsal alanlarda zararlı popülasyonların kontrol edilmesinde doğal bir denge unsuru olarak öne çıkıyor.
Ekosistemin Sessiz Kahramanları
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, gelinciklerin doğa için taşıdığı öneme dikkat çekti. Aslan, bu canlıların yalnızca zarif görünümleriyle değil, ekosisteme sağladıkları faydalarla da değerli olduklarını belirtti.
Prof. Dr. Aslan, “Gelincikler küçük ama çevik etçil memelilerdir. Tehlikeyi anında hissedebilir, hızlı hareket ederler. Kemirgen popülasyonunu doğal yollarla kontrol ederek hem tarım alanlarını hem de doğadaki dengeyi korurlar.” dedi.
Ayrıca gelinciklerin göç etmeden yaşadıkları bölgeye adapte olduklarını, metabolizmalarını mevsime göre yavaşlatabildiklerini ve kış uykusuna yatmadıklarını vurguladı. Bu özellikleriyle, Türkiye’nin farklı coğrafyalarında — özellikle dağlık, kayalık ve ormanlık alanlarda — yaşamlarını sürdürebiliyorlar.
Uzmanlara göre gelinciklerin ekosistemdeki varlığı, yalnızca kemirgen kontrolü açısından değil, biyolojik çeşitliliğin devamlılığı bakımından da büyük önem taşıyor.
Nesli Tehdit Altında: İnsan Etkisi Azaltılmalı
Her ne kadar gelincikler Türkiye’nin pek çok bölgesinde yaşayabilse de doğal yaşam alanlarının bozulması ve insan kaynaklı tehditler, türün geleceğini tehlikeye atıyor. Prof. Dr. Aslan, bazı köylerde gelinciklerin hâlâ “kümes hayvanlarına zarar veren zararlı tür” olarak görüldüğünü ve bu nedenle tuzaklarla öldürüldüklerini belirtti.
Aslan, “Gelincikler aslında doğanın dengesini sağlayan birer yardımcıdır. Onları zararlı olarak görmek yerine, ekosistemin parçası olarak korumalıyız. Nesillerinin tükenmemesi için vatandaşlarımızın daha duyarlı davranması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Uzmanlar, gelinciklerin doğadaki varlığının yalnızca yaban hayatı açısından değil, tarımsal verimlilik açısından da fayda sağladığını hatırlatarak bu türün korunmasının bölgesel ekolojik sürdürülebilirliğe katkı sağlayacağını vurguluyor.
Van’ın Yaban Hayatında Görsel Ziyafet
Bahçesaray’da doğaseverlerin objektifine yansıyan karelerde gelincik, taşlık arazide birkaç dakika boyunca çevresini inceledi. Göz alıcı beyaz tüyleriyle karlı zemin üzerinde adeta görünmez hale gelen hayvan, bir süre sonra sessizce ortadan kayboldu.
Bu görüntüler, doğa fotoğrafçıları ve ekoloji uzmanları için Van’ın zengin biyoçeşitliliğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Doğal yaşam alanlarının korunmasıyla birlikte, bu tür nadir hayvanların gelecekte de Anadolu coğrafyasında varlığını sürdürebilmesi mümkün görünüyor. Uzmanlar, gelincik gibi hassas türlerin korunması için ekolojik farkındalığın artırılması gerektiğini belirtiyor.
Van’ın dağlarında görüntülenen bu zarif canlı, hem bilim insanlarının hem de doğaseverlerin ilgisini çekmeyi başardı. Beyaz tüyleriyle karın sessizliğinde kaybolan gelincik, doğanın kusursuz dengesini ve yaşamın inceliklerini bir kez daha hatırlattı.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme