Türkiye Güneşle Aydınlanıyor: Güneş Enerjisi Elektrik Üretiminde En Ucuz Kaynak Oldu

Maliyet 43 Dolara Geriledi: Güneş Enerjisi Kömürden Bile Ucuz

Ember’in hesaplamalarına göre, Türkiye’de yeni kurulacak bir güneş enerjisi santralinde elektrik üretim maliyeti megavatsaat (MWh) başına 43 dolar seviyesine kadar geriledi. Bu rakam, hem fosil yakıtlı termik santrallerin hem de diğer yenilenebilir kaynakların altında yer alıyor.
Aynı dönemde yerli kömür santrallerine sağlanan MWh başına 75 dolarlık alım garantisi, dikkat çekici bir karşılaştırma oluşturuyor. Ember’in analizine göre bu garanti, son bir yıldaki ortalama elektrik satış fiyatından yüzde 12, ortalama üretim maliyetlerinden ise yüzde 36 daha yüksek.
Bu teşvik politikalarının sürmesi halinde, önümüzdeki dört yıl içinde Türkiye’nin 8,7 milyar dolarlık ek harcama yapmak zorunda kalacağı belirtiliyor. Uzmanlara göre bu bütçe, kömür yerine yenilenebilir enerji altyapısına yönlendirilirse, enerji dönüşümü çok daha hızlı ve ekonomik şekilde gerçekleşebilir.

Şebeke Modernizasyonu Türkiye’nin 2035 Enerji Hedefini Hızlandırabilir

Ember’in enerji analisti Çağlar Çeliköz, kömür teşviklerinin şebeke modernizasyonuna aktarılmasının büyük bir fırsat olduğunu belirterek, “Bu kaynaklar, rüzgar ve güneş santrallerinin bağlantı kapasitesini artırmak için kullanılırsa Türkiye, 2035 yılına kadar belirlediği 120 gigavat yenilenebilir enerji hedefine çok daha erken ulaşabilir” dedi.
Çeliköz’e göre Türkiye, son yıllarda güneş enerjisinde önemli bir ivme yakaladı. Ancak mevcut potansiyelin tam anlamıyla kullanılabilmesi için bürokratik engellerin azaltılması, bağlantı izin süreçlerinin hızlandırılması ve özel sektör yatırımlarının önünün açılması gerekiyor.
Uzmanlar, özellikle İç Anadolu ve Güneydoğu bölgelerinde güneşlenme süresinin yüksek olmasının Türkiye’ye Avrupa’nın en avantajlı ülkelerinden biri olma potansiyeli kazandırdığını vurguluyor.

Küresel Eğilim de Güneşten Yana: Dünyanın En Ucuz Elektriği Artık Güneşten Üretiliyor

Ember’in analizini destekleyen bir diğer araştırma da İngiltere merkezli Surrey Üniversitesi tarafından yayımlandı. Araştırma, güneş enerjisinin artık dünyanın en ucuz elektrik üretim yöntemi olduğunu ortaya koyuyor.
Çalışmaya göre, en güneşli bölgelerde birim başına enerji üretim maliyeti yalnızca 0,02 sterlin düzeyine kadar indi. Bu rakam, fosil yakıtlarla çalışan santrallerin üretim maliyetinin neredeyse dörtte biri anlamına geliyor.
Ayrıca, lityum-iyon bataryaların 2010’dan bu yana yüzde 89 oranında ucuzlaması, güneş enerjisinin daha verimli şekilde depolanabilmesini mümkün kılıyor. Bu sayede, güneşli saatlerde üretilen fazla enerji bataryalarda saklanıyor ve ihtiyaç duyulan saatlerde şebekeye aktarılabiliyor.
Enerji uzmanları, bu hibrit modelin sadece elektrik maliyetini düşürmekle kalmadığını, aynı zamanda şebeke kararlılığını artırarak enerji arz güvenliğini güçlendirdiğini belirtiyor.

Türkiye İçin Stratejik Fırsat: Güneş Enerjisiyle Ucuz, Temiz ve Sürdürülebilir Gelecek

Türkiye, yıllık 2.700 saatlik güneşlenme süresiyle Avrupa’daki en yüksek potansiyele sahip ülkelerden biri konumunda. Buna rağmen güneş enerjisi kurulu gücü, toplam elektrik üretim kapasitesinin yalnızca yüzde 13’ünü oluşturuyor. Ember’e göre, doğru yatırımlar ve şebeke modernizasyonu sayesinde bu oran önümüzdeki 10 yılda iki katına çıkarılabilir.
Enerji ekonomistleri, güneş enerjisinin yalnızca ucuz bir kaynak olmadığını, aynı zamanda enerji ithalatını azaltarak cari açığı düşürecek stratejik bir araç olduğunu da vurguluyor. Türkiye’nin kömür ve doğalgaz yerine güneş ve rüzgar yatırımlarına yönelmesi, hem çevresel hem ekonomik açıdan büyük kazanımlar sağlayabilir.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım