Türkiye'den Avrupa'ya Koruyucu Aile Hamlesi: Üç Ülkeyle Yeni İş Birliği Modelleri Başlıyor

Yenilikçi Eğitim Modelleri İçin Uluslararası Ortaklık

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü’nün koordinasyonunda yürütülen FOSTERCARE, koruyucu ailelik sisteminin eksiklerini tespit ederek Avrupa standartlarında yeni eğitim modülleri oluşturmayı amaçlıyor. Proje kapsamında Türkiye ile birlikte Yunanistan, İspanya ve Hırvatistan’dan uzmanlar aynı masada buluştu. Her ülkenin deneyimleri analiz edildi, iyi uygulama örnekleri değerlendirildi ve Türkiye’nin ihtiyaçlarına uyarlanmış özgün bir eğitim sistemi geliştirildi.

İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ömer Turan, projenin önemine dikkat çekerek İstanbul’un bu süreçte çok güçlü bir paydaş ağıyla hareket ettiğini vurguladı. Kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler arasında kurulan iş birliğinin, koruyucu ailelik hizmetini daha kapsayıcı hale getirdiğini söyledi.

Avrupa Standartlarında Model: Dijital Platformlar ve Eğitim Araçları

Projenin en dikkat çekici çıktılarından biri, koruyucu ailelerin ve alan çalışanlarının kullanabileceği dijital platformların oluşturulması oldu. İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler Şube Müdürü Emine Üzüm Tan, proje kapsamında hem Avrupa’daki hem Türkiye’deki ihtiyaçların detaylı şekilde analiz edildiğini belirtti.

Tan’a göre, koruyucu ailelerle çalışan profesyonellerin güçlendirilmesi projenin merkezinde yer alıyor. Bu nedenle Avrupa referans çerçevesi esas alınarak kapsamlı eğitim modülleri, dijital eğitim materyalleri, videolar, rehber içerikler ve etkileşimli araçlar geliştirildi. Ayrıca koruyucu ailelerin birbirleriyle iletişim kurabileceği ve deneyim paylaşabileceği bir çevrimiçi topluluk da oluşturuldu.

Bu dijital ekosistem, Türkiye’de ilk kez koruyucu ailelik sürecinde kullanılacak yenilikçi bir eğitim modeli sunması bakımından büyük önem taşıyor.

Koruyucu Ailelik: Toplumsal Dayanışmayı Güçlendiren Bir Süreç

Toplantıda konuşan Koruyucu Aile Derneği Başkanı Neşe Gökalp, koruyucu ailelik sisteminin yalnızca bir bakım modeli değil, aynı zamanda toplumda gönüllülük ve dayanışma kültürünü güçlendiren bir süreç olduğunu ifade etti. Gökalp, bir çocuğun aile sıcaklığı içinde büyümesinin onun geleceğini doğrudan etkilediğini belirterek, koruyucu aileliğin hem çocuk hem de aileler için karşılıklı bir iyileşme kapısı açtığını söyledi.

Gökalp’in ifadesiyle, koruyucu ailelik yalnızca barınma ve bakım değil; çocukların kendilerini güvende hissetmesi, değerli olduklarını görmeleri ve sağlıklı bir geleceğe umutla bakabilmeleri için temel bir ihtiyaç.

Projenin Kapsamı: Avrupa Çerçevesi İle Uyumlu Ulusal Model

İki yıl süren FOSTERCARE projesi boyunca şu başlıklar üzerinde çalışıldı:

• Avrupa ve Türkiye’de koruyucu ailelik ihtiyaçlarının analizi

• Profesyoneller için yenilikçi eğitim modülleri

• Koruyucu ailelerin ebeveynlik becerilerini artıracak dijital içerikler

• Video kütüphanesi ve farkındalık materyalleri

• Avrupa’daki modellerle uyumlu, Türkiye’ye uygunlaştırılmış yeni bir eğitim çerçevesi

• Koruyucu aileler için çevrimiçi paylaşım platformu

Uluslararası ortak yapısı sayesinde çok yönlü karşılaştırmalar yapıldı ve Türkiye’nin kültürel yapısına uygun bir model geliştirildi.

Türkiye-Avrupa İş Birliği Yeni Bir Aşamada

FOSTERCARE projesinin tamamlanmasıyla birlikte, Türkiye koruyucu ailelik alanında Avrupa ülkeleriyle daha güçlü bir koordinasyon dönemine giriyor. Geliştirilen eğitim modellerinin Türkiye genelinde uygulanması, hem koruyucu aile sayısının artmasına hem de hizmet kalitesinin yükselmesine katkı sağlayacak.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım