Türkiye'de Dilencilik Ekonomisi: Görünmeyen Büyük Çarkın Gerçek Yüzü
Türkiye'nin birçok şehrinde özellikle kalabalık meydanlar, ibadethane önleri ve toplu taşıma merkezlerinde dilencilere rastlamak mümkün.
Dilencilik Ekonomisinin Boyutları
Sosyal hizmet uzmanlarına göre dilencilik, bireysel bir yoksulluk göstergesi olmaktan çıkıp birçok şehirde “gizli bir sektör” haline gelmiş durumda. Türkiye’de yapılan çeşitli araştırmalar, büyükşehirlerde dilencilerin günlük ortalama 500 ila 1000 lira arasında para toplayabildiğini gösteriyor. Bu miktar aylık bazda hesaplandığında, bazı dilencilerin asgari ücretin birkaç katı kadar gelir elde ettiği ortaya çıkıyor. Sadece İstanbul’da yıllık dilencilik ekonomisinin yüz milyonlarca lirayı bulduğu iddia ediliyor.
Organize Yapıların Varlığı
Yetkililer, dilencilik faaliyetlerinin önemli bir kısmının organize yapılar tarafından yönlendirildiğini ifade ediyor. Bu sistemde, bazı kişiler dilencileri belirli noktalara dağıtıyor, toplanan paraların bir kısmını “pay” olarak alıyor. Özellikle engelli bireyler veya küçük çocuklar üzerinden kurulan bu düzen, kamu vicdanını istismar eden en önemli sorunlardan biri olarak görülüyor. Emniyet birimleri tarafından yapılan operasyonlarda, dilencilerin üstünden çıkan yüklü miktardaki nakit paralar, bu sistemin büyüklüğünü gözler önüne seriyor.
Vatandaşın Duygularını İstismar Eden Bir Sistem
Dilencilik ekonomisinin bu kadar büyümesinde vatandaşların iyi niyetli yaklaşımlarının payı büyük. Özellikle dini ve insani hassasiyetler, vatandaşları para vermeye yönlendiriyor. Ancak yetkililer, bu yardımların çoğu zaman gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşmadığını, aksine organize şebekelerin kasasına girdiğini belirtiyor. Bu durum, toplumun yardımlaşma kültürünü de olumsuz etkiliyor. Çünkü vatandaşların bir kısmı, “gerçekten yardıma ihtiyacı olanlar mı, yoksa bir şebekenin parçası mı?” sorusuyla karşı karşıya kalıyor.
Mücadele Yöntemleri ve Çözüm Arayışları
Türkiye’de belediyeler ve kolluk kuvvetleri, dilencilik faaliyetlerini engellemek için periyodik denetimler gerçekleştiriyor. Yakalanan dilencilerin üzerindeki paralara el konuluyor ve cezai işlemler uygulanıyor. Ancak bu yöntem, yalnızca geçici bir çözüm sunuyor. Uzmanlara göre uzun vadede dilencilikle mücadelede sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesi, istihdam imkânlarının artırılması ve yardımsever vatandaşların doğru yönlendirilmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca organize yapılarla mücadele için daha sert yasal düzenlemelerin gerektiği de dile getiriliyor.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme