Trump İkinci Döneminde Başkanlık Kararnameleriyle Kendi Rekorunu Geride Bıraktı

ABD Başkanı Donald Trump, ikinci kez göreve başladığı 20 Ocak tarihinden itibaren imzaladığı başkanlık kararnameleriyle dikkat çekici bir rekora imza attı. Beyaz Saray’daki yeni döneminde hız kesmeden kararname imzalamaya devam eden Trump, bu süreçte ilk başkanlık döneminin tamamında attığı imza sayısını geride bıraktı. Ekonomi, göç, dış politika ve federal yönetim gibi birçok başlığı kapsayan bu kararlar, ABD siyasetinde yeni bir tartışma alanı oluşturdu.

İkinci Dönemde Kararname Sayısı Hızla Arttı

Donald Trump, ikinci başkanlık dönemine başlamasından kısa bir süre sonra yoğun bir kararname trafiğiyle öne çıktı. Göreve geldiği ilk aylardan itibaren gümrük vergileri, düzensiz göçmen politikaları ve kamu düzenine ilişkin konularda art arda imzalar atan Trump, başkanlık yetkisini aktif biçimde kullandı. Washington Post’un aktardığı bilgilere göre Trump, ikinci döneminde imzaladığı son kararnameyle birlikte toplamda 221 başkanlık kararnamesine ulaştı. Bu rakam, Trump’ın ilk başkanlık döneminin tamamında imzaladığı 220 kararnameyi aşarak yeni bir kişisel rekor anlamına geldi.

Kararnamelerin İçeriği Geniş Bir Alanı Kapsıyor

İkinci dönemde imzalanan kararnamelerin konu başlıkları oldukça geniş bir yelpazeye yayıldı. Ekonomi ve ticaret alanındaki düzenlemeler bu sürecin en dikkat çeken başlıkları arasında yer aldı. Bunun yanı sıra federal bürokrasinin yeniden yapılandırılmasına yönelik adımlar, Hükümet Verimliliği Departmanı kapsamında alınan kararlarla gündeme geldi. Enerji politikaları, çevre düzenlemeleri, sağlık ve bilim alanındaki uygulamalar da Trump’ın imza attığı kararnameler arasında önemli bir yer tuttu. Ayrıca çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık politikalarına yönelik düzenlemeler ile kültürel konular da başkanlık kararlarının odak noktalarından biri oldu.

Fentanil Kararnamesi Simgesel Bir Dönüm Noktası Oldu

Trump’ın son imzaladığı başkanlık kararnamesi, fentanil maddesinin “kitle imha silahı” olarak tanımlanmasını içerdi. Bu kararname, yalnızca içerdiği sert ifadelerle değil, aynı zamanda Trump’ın ikinci dönemindeki kararname sayısını ilk döneminin önüne geçirmesiyle de sembolik bir önem taşıdı. Başkanlık makamından yapılan değerlendirmelerde, bu düzenlemenin uyuşturucuyla mücadelede daha sert adımlar atılacağının bir göstergesi olduğu vurgulandı. Söz konusu karar, kamuoyunda geniş yankı uyandırırken, muhalefet cephesinden de eleştiriler aldı.

Kararnameler Yargının Da Gündeminde

Trump’ın ikinci döneminde imzaladığı kararnameler yalnızca siyasi arenada değil, yargı cephesinde de yoğun tartışmalara yol açtı. Washington Post’un CourtListener ve Just Security verilerine dayandırdığı incelemeye göre, 12 Aralık itibarıyla bu kararnamelerin yaklaşık üçte biri mahkemelerin gündemine taşındı. Açılan davalar sonucunda bazı kararların uygulanması geçici olarak durduruldu. Hukuk çevreleri, bu durumun başkanlık yetkilerinin sınırları ve kuvvetler ayrılığı tartışmalarını yeniden alevlendirdiğine dikkat çekiyor.

Siyasi Etkileri Ve Kamuoyundaki Yankıları

Trump’ın kararname sayısında kendi rekorunu kırması, destekçileri tarafından güçlü liderlik göstergesi olarak yorumlanırken, eleştirmenler bu durumu Kongre’yi devre dışı bırakma girişimi olarak değerlendirdi. Başkanlık kararnamelerinin bu denli yoğun kullanılması, ABD’de yasama ve yürütme arasındaki denge tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı. Kamuoyunda ise Trump’ın hızlı ve sert karar alma tarzının ülke yönetiminde kalıcı etkiler bırakıp bırakmayacağı tartışılmaya devam ediyor. İkinci dönemin ilerleyen aylarında kararname sayısının daha da artabileceği ve bu durumun siyasi gerilimi yükseltebileceği yorumları yapılıyor.