Sosyal Medyada Yeni Tehlike: Kore Cilt Trendiyle Botoks Yaşı 15'e Düştü, Uzmanlar Uyarıyor

Erken Yaşta Kozmetik Kullanımı Cilt Yapısını Bozuyor

Prof. Dr. Yalçın, özellikle ergenlik öncesi dönemde kozmetik ürünlere yönelimin ciddi bir artış gösterdiğini belirtiyor.
Henüz deri bariyeri tam olarak gelişmemiş çocukların ciltlerinin, kimyasal içerikli ürünlere karşı savunmasız olduğunu söyleyen uzman, bu nedenle son yıllarda akne, egzama, alerjik kızarıklık ve tahriş vakalarında gözle görülür bir artış yaşandığını ifade ediyor.

Yalçın, “Çocuklar çoğu zaman influencer önerileriyle ürün seçiyorlar. Cilt tiplerini bilmiyorlar, ürünleri sürekli değiştiriyorlar. Bu da derinin dengesini bozuyor. Bazıları ciltlerini temizlemeden uyuyor, bu da gözeneklerin tıkanmasına ve kalıcı akne izlerine neden oluyor.” dedi.

Uzmanlara göre bu durum sadece geçici cilt sorunlarıyla sınırlı kalmıyor. Deri bariyerinin erken yaşta bozulması, ilerleyen yıllarda kronik cilt hastalıklarının ve erken yaşlanmanın da önünü açıyor.

Organik Ürünlere Karşı Yanıltıcı Algı

Son dönemde sosyal medyada “doğal” veya “organik” etiketli ürünlerin popülerliği de artmış durumda. Ancak Prof. Dr. Başak Yalçın’a göre bu ürünler sanıldığı kadar masum değil.
“Organik ürün güvenli ürün demek değildir” diyen Yalçın, zeytinyağı, argan yağı ve kantaron yağı gibi doğal içeriklerin bilinçsizce kullanılmasının alerjik reaksiyonlara, tahrişe ve hatta güneş yanıklarına yol açabileceğini vurguladı.

Yalçın, “Kozmetik firmaları laboratuvar ortamında testlerden geçmiş ürünler üretir. Bu ürünler cilt için uygunluğu test edilerek piyasaya sürülür. Oysa evde hazırlanan ya da doğrudan aktardan alınan organik ürünlerde bu güvence yok. Bu nedenle bu tür uygulamalarda egzama ve alerjik döküntüler sıkça görülüyor.” ifadelerini kullandı.

Cilt yapısına uygun olmayan organik yağların, fazla kullanıldığında gözenekleri tıkayarak akne oluşumunu tetiklediği ve bazı durumlarda ciltte kalıcı lekeler bıraktığı da belirtiliyor.

“Cilt Ruhun Aynasıdır” – Stres de Akneyi Artırıyor

Prof. Dr. Yalçın’a göre cilt sağlığı sadece kullanılan ürünlerle değil, psikolojik faktörlerle de yakından ilişkili.
“Cilt, ruhun aynasıdır” diyen Yalçın, stresin hormon dengesini bozarak akne ve egzamayı tetikleyebileceğini söyledi. Günümüzde hem yetişkinlerde hem de gençlerde stres kaynaklı cilt problemlerinin giderek arttığını belirten uzman, sosyal medyada sürekli mükemmel görünme baskısının bu tabloyu ağırlaştırdığını dile getirdi.

Uzmanlar, çocukların erken yaşta bu baskıya maruz kalmaması için ailelerin daha bilinçli davranması gerektiğini vurguluyor.
Ebeveynlerin, çocuklarının kullandığı kozmetik ürünleri denetlemeleri ve cilt tiplerine uygun ürün seçimi konusunda dermatologlardan destek almaları öneriliyor.

Uzmanlardan Uyarı: Güzellik Uğruna Sağlık Riske Atılmamalı

Kozmetik dünyasında “doğallık” ve “ışıltılı cilt” sloganlarıyla başlayan akımlar, kontrolsüz şekilde uygulandığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Dermatologlara göre, erken yaşta yapılan botoks, kimyasal peeling ve dolgu uygulamaları, ciltte kalıcı hasarlara neden olabiliyor.

Uzmanlar, özellikle sosyal medya fenomenlerinin tanıtımlarına temkinli yaklaşılması gerektiğini belirtiyor. Her cildin yapısının farklı olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Başak Yalçın, “Güzellik endüstrisinin sunduğu her yenilik faydalı değildir. Gerçek güzellik, sağlıklı bir ciltle mümkündür.” dedi.

Türkiye’de gençler arasında hızla yayılan bu “Kore cilt trendi” tartışması, sosyal medyanın kontrolsüz etkisinin sağlık üzerindeki yansımalarını bir kez daha gündeme getirdi. Uzmanlara göre, doğru bilgi, bilinçli seçim ve profesyonel yönlendirme, sağlıklı bir cilt için en güvenli yol olmaya devam ediyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım