Sivas'ta Gezilecek En Popüler Yerler

Divriği Ulu Camii ve Şifahanesi’nin Tarihî Önemi

Sivas, Anadolu’nun en köklü şehirlerinden biri olarak birçok tarihî yapıya ev sahipliği yapıyor. Bunların başında Divriği Ulu Camii ve Şifahanesi geliyor. 13. yüzyılda Mengücek Beyliği döneminde inşa edilen bu eser, yalnızca Anadolu’nun değil, dünyanın da eşsiz mimarilerinden biri olarak kabul ediliyor. UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan yapı, taş işçiliği ve süslemeleriyle ziyaretçilerini büyülüyor. Özellikle kapı ve duvarlardaki geometrik motifler, sanat tarihçileri tarafından birer başyapıt olarak değerlendiriliyor.

Gök Medrese’nin Mimari İhtişamı

Sivas şehir merkezinde bulunan Gök Medrese, şehrin en çok ziyaret edilen yapılarından biri. 1271 yılında Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından yaptırılan medrese, adını mavi çinilerinden alıyor. İki minaresiyle şehre görkemli bir siluet kazandıran yapı, Selçuklu mimarisinin en dikkat çekici örneklerinden biri olarak biliniyor. Bugün müze olarak kullanılan Gök Medrese, hem mimari ihtişamı hem de tarihî dokusuyla yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.

Çifte Minareli Medrese’nin Efsanevi Görünümü

Sivas’ın simgelerinden biri de Çifte Minareli Medrese. 1271 yılında yapılan bu medrese, adını giriş kapısının üzerinde yükselen çift minaresinden alıyor. Taç kapısındaki kabartmalar, taş işçiliğinin en nadide örnekleri arasında gösteriliyor. Osmanlı döneminde de eğitim için kullanılan bu yapı, günümüzde hem turistlerin hem de fotoğraf sanatçılarının uğrak noktası. Şehrin merkezinde bulunması sebebiyle ulaşımı kolay olan Çifte Minareli Medrese, Sivas’ın kültürel zenginliğini gözler önüne seriyor.

Sivas Kalesi ve Tarihî Kent Dokusu

Şehrin kalbinde yer alan Sivas Kalesi, tarih boyunca birçok medeniyetin hâkimiyetine tanıklık etmiş bir yapı. Günümüzde kaleden geriye çok fazla iz kalmamış olsa da bulunduğu alan şehrin tarihî atmosferini korumaya devam ediyor. Kale çevresindeki eski yapılar ve dar sokaklar, ziyaretçilere geçmişin izlerini hissettiriyor. Ayrıca burada yapılan restorasyon çalışmalarıyla birlikte bölge yeniden turizme kazandırılmaya çalışılıyor.

Kangal Balıklı Kaplıca’nın Şifa Kaynağı Suları

Sivas denildiğinde akla sadece tarihî yapılar gelmiyor, aynı zamanda doğal güzellikler de ön plana çıkıyor. Bunların en bilinenlerinden biri Kangal Balıklı Kaplıca. Burada bulunan sıcak su kaynaklarında yaşayan küçük balıklar, deri hastalıklarının tedavisinde doğal bir yöntem olarak kullanılıyor. Hem sağlık turizmi hem de alternatif tedavi arayanlar için önemli bir merkez olan Kangal, yerli ve yabancı birçok turistin uğrak noktası haline gelmiş durumda.

Zara ve Hafik Gölleri’nin Doğal Güzelliği

Sivas’ın doğal zenginlikleri arasında yer alan Zara Tödürge Gölü ve Hafik Gölü, özellikle doğa tutkunlarının gözdesi. Etrafı yemyeşil alanlarla çevrili bu göller, kuş gözlemi ve fotoğrafçılık için de oldukça uygun. Özellikle yaz aylarında kamp ve piknik yapmak isteyenlerin tercih ettiği göller, Sivas’ın sakin ve huzurlu yüzünü yansıtıyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım