Portakalın Beyaz Kısmı Gerçekten Yenmeli mi?
Kış aylarının vazgeçilmez meyvesi portakal ve mandalina soyulduğunda, meyvenin etrafında kalan beyaz lifli tabaka çoğu kişi tarafından temizlenip atılıyor.
Portakalın Beyaz Tabakası Nedir ve Neden Önemlidir?
Portakal soyulunca meyvenin yüzeyinde kalan beyaz lifli katmana “albedo” ya da “mezokarp” adı veriliyor. Turunçgillerin yapısal bir parçası olan bu bölüm, meyvenin sadece koruyucu bir kabuğu değil aynı zamanda güçlü bir besin deposu niteliğini taşıyor.
Bu beyaz yapı; C vitamini, flavonoid adı verilen bitkisel antioksidanlar, çözünür ve çözünmez lifler ile pektin açısından zengin bir katman oluşturuyor. Tat olarak çok sevilmese de, sağlık yararları nedeniyle uzmanlar tarafından mutlaka tüketilmesi öneriliyor.
Bağışıklığı Güçlendiren Flavonoidler Bu Tabakada Yoğunlaşıyor
Portakalı değerli kılan bileşiklerin önemli bir kısmı flavonoidlerdir. Özellikle hesperidin ve naringin gibi turunçgil flavonoidleri, vücutta antioksidan etki göstererek bağışıklık sistemini güçlendirir, hücrelere zarar veren serbest radikallerle savaşır ve damar sağlığını destekler.
Bu flavonoidlerin büyük kısmının portakalın beyaz tabakasında yoğunlaştığı biliniyor. Dolayısıyla bu kısmı tamamen ayıklamak meyvenin bağışıklık sistemi üzerindeki faydalarını azaltabilir. Özellikle kış aylarında hastalık riskinin arttığı dönemlerde beyaz liflerin tüketilmesi vücudun savunma hattını güçlendirmeye destek olur.
C Vitamini Sadece Meyve Etinde Değil, Beyaz Kısmında da Yüksek
Portakal denince akla ilk gelen besin elbette C vitaminidir. Ancak çoğu kişinin bilmediği bir nokta var: Portakaldaki C vitamininin önemli bir bölümü albedo tabakasında bulunuyor.
İki portakal tüketmek, yetişkin bir bireyin günlük C vitamini ihtiyacının büyük kısmını karşılayabilir. Bu vitamin bağ dokularının onarılmasından yara iyileşmesine, kemik sağlığından oksidatif stresin azaltılmasına kadar çok geniş bir role sahiptir. Beyaz kısmın atılmasıysa bu doğal destekten mahrum kalmak anlamına gelir.
Lif Açısından Son Derece Zengin: Tokluk Süresini Uzatıyor
Portakalın beyaz tabakası yüksek lif oranı sayesinde sindirim sistemine önemli katkılar sağlar. Bu lifler mide ve bağırsakta hacim yaratarak tokluk hissini uzatır, kan şekerinin ani yükselmesini engeller ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur.
Özellikle diyet yapan ve sağlıklı kilo kontrolü hedefleyen kişiler için bu tabakanın tüketilmesi oldukça önemlidir. Lif içeriği sayesinde bağırsak dostu bir yapı sunar ve sindirim sorunlarını azaltır.
Portakalın Besinsel Gücü Neden Önemli?
Portakal yalnızca C vitaminiyle değil, düşük kalorisi ve mineral zenginliğiyle de öne çıkar. 100 gram portakalda ortalama:
45 kcal enerji,
45 mg C vitamini,
165 mg potasyum,
40 mg kalsiyum ve
10 mg magnezyum bulunur.
Tüm bu içerikler bir araya geldiğinde portakal, kolay ulaşılabilir en sağlıklı günlük meyvelerden biri olarak değerlendiriliyor. Ancak burada önemli bir ayrım var: Portakal suyu, meyvenin lif içeriğini ortadan kaldırdığı için şekeri hızla kana geçirir ve hatta şeker miktarı kola ile dahi karşılaştırılabilir düzeye çıkabilir. Bu nedenle meyvenin bütün hâlde tüketilmesi tavsiye ediliyor.
Portakal Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler
Portakal bugün dünya genelinde yüzlerce farklı türü bulunan bir meyve olsa da, kökeni Çin’e dayanıyor. Bilinen tatlı portakal türü, mandalina ile pomelonun bir melezidir. Dünyada 400’den fazla portakal çeşidi bulunduğu, ancak bunların yaklaşık 30’unun geniş ölçekte yetiştirildiği biliniyor.
Ayrıca portakallar her zaman turuncu renkte değildir; bazı bölgelerde soğuk görmeyen portakallar yeşilimsi kalabilir ve ticari görünümü iyileştirmek için işlemden geçebilir.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme
