Özel Bir Okulun Kayıt Kararı Yargıdan Döndü! Mahkemeden Dolaylı Ayrımcılık Tespiti
İstanbul'da faaliyet gösteren bir özel okulun, kontenjanı bulunmasına rağmen artikülasyon bozukluğu olan 5 yaşındaki bir çocuğun kaydını kabul etmemesi yargıya taşındı.
İstanbul’da faaliyet gösteren bir özel okulun, kontenjanı bulunmasına rağmen artikülasyon bozukluğu olan 5 yaşındaki bir çocuğun kaydını kabul etmemesi yargıya taşındı. Açılan davada mahkeme, çocuğun eğitim hakkının ihlal edildiğine hükmederek okul hakkında “dolaylı ayrımcılık” kararı verdi. Karar, özel eğitim ihtiyacı bulunan çocukların eğitim hakkına erişimi konusunda emsal niteliği taşıyan bir gelişme olarak değerlendirildi. Olay, hem eğitim çevrelerinde hem de hukuk alanında geniş yankı uyandırdı.
Kayıt Süreci ve Ailenin Yaşadıkları
Çocuğun annesi ve aynı zamanda davanın avukatlarından olan İklima Necva Diker, yaşanan süreci ayrıntılarıyla anlattı. Diker, 2023 yılında kızını evlerine en yakın özel okula kaydettirmek amacıyla online başvuru yaptıklarını belirtti. Başvurunun ardından okul yönetimi tarafından kendilerine dönüş yapıldığını ve kontenjan bulunduğu bilgisi verilerek yüz yüze görüşme için randevu oluşturulduğunu ifade etti. Görüşme öncesinde kızının hafif düzeyde artikülasyon bozukluğu bulunduğunu ve bu nedenle konuşma terapisi desteği aldığını okul yetkilileriyle paylaştıklarını dile getiren Diker, bu bilginin ardından pedagojik değerlendirme yapılacağı gerekçesiyle pedagoga yönlendirildiklerini aktardı.
Kısa Görüşme Sonrası Gelen Olumsuz Yanıt
Pedagogla yapılan görüşmenin oldukça kısa sürdüğünü belirten Diker, görüşmenin ardından okul yönetiminin kızlarını kayıt altına alamayacaklarını kendilerine bildirdiğini söyledi. Diker, bu kararın gerekçesine ilişkin net ve tatmin edici bir açıklama yapılmadığını vurguladı. Sürecin ardından hukuki yolları tercih ettiklerini ifade eden Diker, okul yönetimine noter aracılığıyla ihtar gönderdiklerini, ancak okuldan gelen yanıtların kontenjan bulunmadığı yönünde olduğunu aktardı. Aile, bu cevapların gerçeği yansıtmadığını düşünerek konuyu resmi mercilere taşımaya karar verdi.
TİHEK İncelemesi ve Ortaya Çıkan Bulgular
Yaşanan gelişmeler üzerine aile, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na başvuruda bulundu. TİHEK tarafından yapılan incelemede okulun kayıt döneminde dolu olmadığı, aksine altı kişilik boş kontenjanının bulunduğu belgelendi. Bu tespit, okulun kayıt reddi gerekçesinin geçerli olmadığını ortaya koydu. TİHEK’in hazırladığı rapor, ailenin iddialarını destekler nitelikte oldu. Raporda, çocuğun özel bir destek ihtiyacı olmasına rağmen eğitim hakkına erişiminin engellendiği değerlendirmesi yer aldı. Bu gelişmenin ardından aile, söz konusu delillerle birlikte 2023 yılında özel okul hakkında dava açtı.
Mahkemeden Tek Celsede İhlal Kararı
Dava sürecinin beklenenden kısa sürdüğünü belirten İklima Necva Diker, mahkemenin dosyayı tek celsede karara bağladığını ifade etti. Mahkeme, çocuğun eğitim hakkının ihlal edildiğine hükmederek okulun dolaylı ayrımcılık yaptığına karar verdi. Kararda, okulun açıkça ayrımcı bir ifade kullanmamış olmasına rağmen, uygulamalarının sonuç itibarıyla çocuğun eğitim hakkını engellediği vurgulandı. Mahkeme, bu nedenle idarenin kusurlu olduğuna kanaat getirdi. Verilen karar, eğitim kurumlarının kayıt süreçlerinde eşitlik ilkesine uygun davranma yükümlülüğünü bir kez daha gündeme taşıdı.
Kararın Eğitim ve Hukuk Alanındaki Yansımaları
Mahkemenin verdiği dolaylı ayrımcılık kararı, özel okulların öğrenci kabul süreçlerinde daha dikkatli ve kapsayıcı bir yaklaşım benimsemesi gerektiğini ortaya koydu. Uzmanlar, kararın benzer durumlar yaşayan aileler için önemli bir hukuki dayanak oluşturduğunu ifade ediyor. Eğitim hakkının temel bir hak olduğuna dikkat çekilirken, çocukların sağlık durumu ya da gelişimsel farklılıkları nedeniyle eğitimden dışlanmasının kabul edilemez olduğu vurgulanıyor. İstanbul’da yaşanan bu dava, özel eğitim ihtiyacı olan çocukların eğitim hayatına eşit koşullarda katılabilmesi adına önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.
Bakmadan Geçme