Netanyahu'nun Epstein–Mossad Göndermesi Tartışma Yarattı: Yeni Belgeler İsrail Siyasetini Karıştırdı

Netanyahu’dan Şaşırtan Paylaşım: Epstein Dosyası Yeniden Gündemde

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım, uzun süredir tartışılan “Jeffrey Epstein–Mossad bağlantısı” iddialarını yeniden alevlendirdi. Netanyahu’nun, ABD merkezli sosyalist yayın Jacobin’in yayımladığı ve Epstein’in İsrail seçimlerine müdahalede bulunduğunu öne süren makaleyi paylaşması, hem İsrail hem de uluslararası kamuoyunda merak uyandırdı. Söz konusu makalede, Epstein’in yıllardır konuşulan İsrail devletiyle ilişki iddiaları yeniden masaya yatırılıyor.

Paylaşım sonrası gözler, ABD Temsilciler Meclisi Denetim Komitesi'nin kısa süre önce kamuoyuna sunduğu 20 bin sayfalık Epstein dosyalarına çevrildi. Belgelerde, Epstein’in eski İsrail Başbakanı Ehud Barak ile olan temasları ve bu ilişkinin siyasi boyutları dikkat çekiyor. Bu gelişme, Epstein dosyasının İsrail iç siyaseti üzerindeki etkisini tekrar tartışmaya açtı.

Jacobin Makalesindeki İddialar: Epstein, Barak’ı Siyasete Döndürdü mü?

Jacobin’in 21 Kasım tarihli yazısında, Denetim Komitesi’nin Epstein’e ait dosyalarının ayrıntıları ele alınıyor. Makale, Epstein’in Barak’la olan temaslarının ve yayımlanan e-postaların, iddiaların ciddiyetini artırdığını belirtiyor. Filistin yanlısı hacker grubu Handala’nın eylülde yayınladığı belgelerde de, Epstein ve Barak arasındaki yazışmaların yer aldığı görülmüştü.

Komite belgelerine göre Epstein, 2012’de siyaseti bıraktığını duyuran Ehud Barak’ı 2019 seçimlerinde yeniden siyasete dönmeye ikna ettiğini iddia ediyor. Epstein’in, Barak’a İsrail Demokratik Partisi’ni kurması yönünde telkinlerde bulunduğu ve seçimlerde Netanyahu’ya karşı yarışmasını istediği belirtiliyor. Ancak Barak’ın kurduğu parti hiçbir milletvekili çıkaramamış, seçimde etkili olamamıştı.

Jacobin’in değerlendirmesinde, bu ilişkilerin Epstein’in “İsrail hükümeti adına gizli görev yürütmüş olabileceği” yönündeki tartışmaları yeniden gündeme taşıdığı dikkat çekiyor.

İsrail’de Siyasi Rekabetin Derin Kökleri: Barak–Netanyahu Gerilimi

İsrail basınından Times of Israel, bu iddiaların Netanyahu–Barak rekabetiyle ilgili önemli bir bağ taşıdığına vurgu yapıyor. İki siyasetçi arasındaki gerilimin geçmişi uzun yıllara dayanırken, Barak’ın özellikle 2023’te başlayan Gazze savaşı sırasında Netanyahu’nun politikalarını sert ifadelerle eleştirdiği biliniyor.

Jacobin’deki makalede ayrıca Netanyahu’nun 2019 yılında karşı karşıya kaldığı rüşvet ve yolsuzluk suçlamalarına da atıfta bulunuluyor. Yazıda, Netanyahu yönetiminin “yolsuzlukla iç içe geçmiş bir yapı” olduğu iddialarına yer veriliyor. Bu durum, Epstein dosyasındaki belgelerin siyasi kutuplaşmayı daha da derinleştireceği değerlendirmelerine yol açtı.

ABD Siyasetinde Epstein–İsrail Tartışması Büyüyor

Epstein meselesi yalnızca İsrail’i değil, ABD iç siyasetini de etkilemeye devam ediyor. Cumhuriyetçi Temsilciler Meclisi Üyesi Marjorie Taylor Greene, son haftalarda Epstein ile İsrail istihbaratı arasındaki bağlantı iddialarını yeniden gündeme taşıdı. Greene, CNN’de katıldığı bir programda “Amerikan halkı Epstein’in İsrail adına çalışıp çalışmadığını bilmek istiyor” diyerek tartışmayı daha da büyüttü.

Greene’in, eski ABD Başkanı Donald Trump'ı “Epstein belgelerinin paylaşılmasını engellemekle” suçlaması Washington’da sert karşılık buldu. Bu krizden sonra Trump’ın, Greene’e verdiği siyasi desteği geri çektiği ve 51 yaşındaki siyasetçinin 2026’nın başında Kongre’den ayrılacağını duyurduğu hatırlatılıyor.

Tartışmalar bununla da bitmedi. ABD’li gazeteci Tucker Carlson da Epstein hakkında “Washington’da herkes onun İsrail için çalıştığını düşünüyor ama bunu yüksek sesle söylemeye cesaret edemiyor” ifadelerini kullandı.

Belgelerin Sızmasıyla Siyasi Depremin Etkisi Artıyor

Epstein dosyasından çıkan yeni belgeler, hem İsrail hem ABD siyasetinde büyük yankı uyandırdı. Barak ve Epstein arasındaki görüşmeler, yazışmalar ve siyasi temaslar, birçok çevrede istihbarat desteği tartışmalarını yeniden gündeme taşırken, Netanyahu’nun bu iddiaları içeren makaleyi paylaşması ise tartışmayı farklı bir boyuta taşıdı.

Ortaya çıkan tablo, Epstein meselesinin yalnızca bir skandal değil, iki ülkenin politik dengelerini etkileyen bir güç savaşı alanı hâline geldiğini gösteriyor. Gönderilen mesajların, siyasi geçmişlerin ve istihbarat iddialarının bir araya gelmesi, önümüzdeki dönemde daha geniş çaplı tartışmalara kapı aralayacak gibi görünüyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım