İstanbul'a Yeni Dev Demiryolu Hattı Geliyor: Kuzey Geçiş Projesi İhale Aşamasına Yaklaştı

Küresel Lojistik Ağları Dönüşüyor

Bakan Uraloğlu, açıklamalarını Kazakistan’da düzenlenen 7. Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Forumu’nda yaptı. Forum kapsamında gerçekleşen “Büyük Avrupa-Asya: Küresel Değişim Koşullarında Ulaştırma Koridorları” başlıklı oturumda konuşan Uraloğlu, dünya ticaret yollarında yaşanan dönüşüme dikkat çekti.

Rusya-Ukrayna savaşı, enerji piyasalarıyla birlikte Avrupa-Asya arasındaki kara ve deniz lojistik ağlarını da yeniden şekillendirdi. Geleneksel Kuzey Koridoru üzerindeki taşımalar azalırken, Orta Koridor ve Güney rotaları öne çıkmaya başladı. Ancak bu yeni güzergâhların tam kapasiteyle çalışabilmesi için altyapı yatırımlarına ve etkin bir yönetim anlayışına ihtiyaç duyuluyor.

İklim Krizi Taşımacılıkta Yeni Riskler Doğuruyor

Bakan Uraloğlu, iklim değişikliğinin küresel lojistik sistemlerini doğrudan etkileyen yeni bir faktör haline geldiğini de vurguladı. Panama Kanalı’nda yaşanan kuraklık ve Süveyş Kanalı’ndaki güvenlik riskleri, denizyolu taşımacılığının kırılganlığını gözler önüne serdi. Bu durum, kara ve demiryolu ağlarının önemini artırırken, dayanıklı ve sürdürülebilir altyapıların geliştirilmesi ihtiyacını da öne çıkarıyor.

İstanbul Kuzey Demiryolu Geçişi Projesi, bu bağlamda yalnızca Türkiye’nin değil, Avrupa ile Asya arasındaki taşımacılık ağlarının güçlendirilmesine de katkı sağlayacak bir stratejik yatırım olarak görülüyor. Proje tamamlandığında, yüksek kapasiteli yük taşımaları kentin kuzey aksından kesintisiz şekilde gerçekleştirilebilecek.

Avrupa–Asya Hattında Türkiye’nin Rolü Güçleniyor

Uraloğlu, Avrasya coğrafyasının tarih boyunca doğu ile batı arasında ticaretin ana geçiş noktası olduğunu hatırlatarak, Avrupa–Asya hattının bugün de benzersiz fırsatların merkezinde yer aldığını belirtti. Modern İpek Yolu olarak nitelendirilen Orta Koridor’un geliştirilmesi, Türkiye’nin bu hat üzerindeki stratejik konumunu daha da güçlendirecek.

Güney Kafkasya’da yaşanan gelişmeler ve Hazar Denizi’nin jeopolitik önemi, Türkiye’nin bölgesel taşımacılıkta üstlendiği rolü artırıyor. Çin’den Avrupa’ya uzanan Orta Koridor, Süveyş Kanalı üzerinden yapılan denizyolu taşımacılığına göre çok daha kısa bir transit süresi sağlıyor. Bu sayede taşımacılık maliyetleri azalıyor, teslimat süreleri kısalıyor ve karbon emisyonlarında önemli düşüşler yaşanıyor.

Orta Koridor’un Geleceğinde Türkiye Belirleyici Olacak

Bakan Uraloğlu, Orta Koridor’un geliştirilmesinin yalnızca ulaştırma açısından değil, ekonomik büyüme, ticaretin çeşitlendirilmesi, bölgesel istikrar ve halkların refahı için de büyük önem taşıdığını ifade etti. Türkiye, Asya ile Avrupa arasında doğal bir lojistik köprü konumunda bulunuyor.

Son yıllarda yapılan ulaştırma yatırımlarıyla bu konum daha da güçlendirildi. Demiryolu hatlarının modernizasyonu, lojistik köylerin kurulması ve gümrük süreçlerinin dijitalleşmesiyle Türkiye, küresel ticaret ağlarında merkez ülke olma yolunda ilerliyor. İstanbul Kuzey Demiryolu Geçişi Projesi de bu stratejik vizyonun en önemli halkalarından biri olarak öne çıkıyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım