Güneş ve Rüzgârda Rekor Adım: Türkiye YEKA Modeliyle 6 Bin Megavatı Aştı
Türkiye, enerjide dışa bağımlılığı azaltmak ve çevre dostu üretimi artırmak için Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) modeline hız veriyor.
Rüzgâr ve Güneşte Yeni Kapasite Tahsisleri Tamamlandı
Bu yılın başında yapılan YEKA Rüzgâr Enerjisi Santrali (RES) 2024 yarışmaları kapsamında, üç şehirde yer alan beş YEKA sahası için toplam 1200 megavatlık bağlantı kapasitesi tahsis edildi. Aynı dönemde gerçekleştirilen YEKA Güneş Enerjisi Santrali (GES) 2024 yarışmaları sonucunda ise 800 megavatlık yeni güneş enerjisi projesine izin verildi.
Enerji Bakanlığı, sürecin devam ettiğini ve YEKA GES 2025 başvurularının 18 Kasım’da, YEKA RES 2025 başvurularının ise 2 Aralık’ta alınacağını duyurdu. Bu adımların, Türkiye’nin 2035 enerji planında belirlenen rüzgâr ve güneşte 120 bin megavatlık kurulu güç hedefine ulaşmada büyük rol oynaması bekleniyor.
Artan Enerji Talebine Yerli Kaynaklarla Çözüm
Türkiye’nin büyüyen ekonomisiyle birlikte enerji talebi de hızla artıyor. 2000–2024 yılları arasında yıllık ortalama elektrik tüketimi artış oranı %4,3 olarak gerçekleşti. Bu artışa paralel olarak enerji sektöründe yerli ve yenilenebilir kaynakların payını artırmak stratejik bir zorunluluk haline geldi.
Bu doğrultuda Ekim 2016’da yayımlanan YEKA Yönetmeliği ile özel bir yatırım modeli yürürlüğe kondu. Modelin amacı, enerji üretiminde dışa bağımlılığı azaltmak, teknoloji transferini teşvik etmek ve yerli üreticiyi desteklemekti.
Bugüne kadar yapılan YEKA yarışmaları sonucunda, 3 bin 170 megavat güneş ve 2 bin 850 megavat rüzgâr enerjisi kapasitesi olmak üzere toplam 6 bin 20 megavatlık yenilenebilir enerji projesi için lisans verildi.
Bu projeler sayesinde Türkiye’nin enerji üretiminde yenilenebilir kaynakların oranı giderek artarken, fosil yakıt tüketimi de önemli ölçüde azalmaya başladı.
2035 Hedefi: 120 Bin Megavatlık Yeşil Güç
Türkiye’nin 2035 yılına kadar oluşturduğu Enerji Dönüşüm Yol Haritası, yenilenebilir enerjiye dayalı üretimin güçlendirilmesini öngörüyor. Hedef, önümüzdeki 10 yıl içinde rüzgâr ve güneş enerjisi kurulu gücünü 120 bin megavata çıkarmak.
Bu büyüme için sadece santral yatırımları değil, aynı zamanda şebeke altyapısının da güçlendirilmesi gerekiyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, mevcut 76 bin kilometrelik iletim hattı ve 1,5 milyon kilometrelik dağıtım ağına ek olarak 25 bin kilometre yeni yüksek gerilim hattı kurmayı planlıyor.
Bununla birlikte 2035 yılına kadar yaklaşık 30 milyar dolarlık altyapı yatırımı öngörülüyor. Bu yatırımlar, sadece üretim kapasitesini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda enerji arz güvenliğini de güçlendirecek.
YEKA Yatırımları Milyarlarca Liralık Katkı Sağlayacak
Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı, YEKA projelerinin Türkiye ekonomisi için büyük bir yatırım fırsatı sunduğunu vurguladı. Kalaycı, bu ihalelerin hem yerli üreticilere hem de teknoloji geliştiren sanayi firmalarına yeni bir ivme kazandırdığını belirtti.
Kalaycı, açıklamasında şunları ifade etti:
“YEKA projeleri sadece enerji üretimini artırmıyor; yerli aksam üretimini, teknoloji transferini ve istihdamı da teşvik ediyor. Rüzgâr türbini kanadı, kule ve jeneratör üretimi ile güneş panellerinde yerlilik oranı her geçen yıl artıyor. Bu da Türkiye’nin enerji teknolojilerinde bağımsızlığını güçlendiriyor.”
Sektör temsilcileri, her yıl yapılacak YEKA ihalelerinin sanayicilere uzun vadeli planlama imkânı sunduğunu, bu sayede üretim tesislerinin modernizasyonu ve yeni fabrikaların kurulmasının kolaylaşacağını belirtiyor.
Türkiye, Enerji Dönüşümünde Bölgesel Güç Olma Yolunda
YEKA projeleriyle Türkiye, sadece kendi enerji ihtiyacını karşılayan değil, aynı zamanda yenilenebilir enerji teknolojilerinde bölgesel ihracat merkezi olma hedefi doğrultusunda ilerliyor.
Güneş ve rüzgâr enerjisinde ulaşılan 6 bin megavatlık kapasite, Türkiye’nin enerji dönüşüm vizyonunun ilk adımlarından biri olarak görülüyor. Önümüzdeki dönemde yapılacak yeni YEKA yarışmalarıyla birlikte, ülke genelinde on binlerce kişiye istihdam yaratılması ve milyarlarca liralık yatırımın devreye girmesi bekleniyor.
Türkiye, bu atılımıyla hem enerji arz güvenliğini güçlendirmeyi hem de karbonsuz gelecek hedeflerine bir adım daha yaklaşmayı amaçlıyor.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme