Eylül Ayı Kira Artış Oranı Açıklandı: Tavan Zam Yüzde 39,62

Konut ve İş Yerlerinde Tavan Zam Yüzde 39,62

Kira artış oranı, her ay TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerine göre şekilleniyor. Ağustos enflasyonu sonrası eylül ayında geçerli olacak zam oranı yüzde 39,62 olarak belirlendi. Geçtiğimiz ay bu oran yüzde 43,23 seviyesindeydi. Böylece kira artışında sınırlama oranı bir miktar gerilemiş oldu. Örneğin mevcut kirası 40 bin TL olan bir kiracı, eylül ayında yapılacak artışla birlikte 15 bin 848 TL zamla karşılaşacak. Böylece yeni kira bedeli 55 bin 848 TL’ye yükselecek. Bu hesaplama, TÜİK’in belirlediği tavan oran doğrultusunda yapılan resmi artış yöntemini yansıtıyor.

Yıl İçindeki Kira Artışlarının Seyri

2025 yılı boyunca kira artış oranlarında kademeli bir düşüş gözlemlendi. Ocak ayında yüzde 56,35 seviyesinde olan artış oranı, şubat ayında yüzde 53,83’e, martta yüzde 51,20’ye geriledi. Nisan ayında yüzde 48,73, mayısta yüzde 45,80, haziranda ise yüzde 43,23 olarak kaydedildi. Temmuz ayındaki yüzde 41,13’lük oranın ardından ağustos için geçerli oran yüzde 39,62 oldu. Bu düşüş trendi, kira artışlarının enflasyona paralel olarak gerilediğini ortaya koyuyor. Ancak yine de konut ve iş yeri kiralarında yaşanan yükseliş, kiracıların bütçelerini zorlamaya devam ediyor.

Ev Sahipleri ve Kiracılar İçin Ne Anlama Geliyor?

Kira zam tavanının yüzde 39,62’ye düşmesi, kiracıların bir nebze nefes almasını sağlasa da, yüksek kira bedelleri büyükşehirlerde hâlâ en önemli sorunlardan biri olmaya devam ediyor. Ev sahipleri, TÜİK tarafından açıklanan oranı aşamayacakları için artışlarını bu sınıra göre yapmak zorunda kalacak. Ancak özellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropollerde kira bedelleri hâlihazırda yüksek seviyelerde olduğu için, belirlenen zam oranı dahi kiracılar için ciddi bir yük oluşturuyor. İş yerlerinde de benzer şekilde artış oranı sınırının uygulanması, ticari kiralarda maliyetleri artıracak.

Ekonomiye Yansıyan Etkiler

Kira artışları yalnızca kiracı ve ev sahiplerini değil, aynı zamanda ülke ekonomisini de doğrudan etkiliyor. Konut kiralarındaki yükseliş, hane halkı bütçesinde gıda ve ulaştırma gibi diğer temel harcamaların kısıtlanmasına yol açabiliyor. İş yeri kiralarındaki artış ise işletmelerin maliyetlerini yükselterek, dolaylı yoldan ürün ve hizmet fiyatlarına yansıyabiliyor. Uzmanlar, kira piyasasında istikrarın sağlanabilmesi için yalnızca kısa vadeli düzenlemelerin değil, uzun vadeli konut politikalarının da hayata geçirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.

TÜİK’in açıkladığı verilerle birlikte eylül ayında kira artış oranı yüzde 39,62 olarak belirlendi. Bu oran, hem ev sahipleri hem de kiracılar için bağlayıcı olacak. Ancak yüksek kira seviyeleri, özellikle büyükşehirlerde vatandaşların bütçesinde en büyük kalemlerden biri olmaya devam ediyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım