- Haberler
- Güncel
- Çanakkale'de Örnek Davranış: Balıkçılar Ağa Takılan Binlerce Yavru Balığı Denize Geri Bıraktı
Çanakkale'de Örnek Davranış: Balıkçılar Ağa Takılan Binlerce Yavru Balığı Denize Geri Bıraktı
Çanakkale açıklarında gerçekleştirilen balık avında örnek bir çevre ve doğa bilinci sergilendi.
Bozcaada Açıklarında Duyarlı Bir Balıkçılık Örneği
Çanakkale açıklarında gerçekleştirilen balık avında örnek bir çevre ve doğa bilinci sergilendi. Çalı Balıkçılığa ait balıkçı teknesi, Bozcaada açıklarında avlanmak için denize açıldı. Ancak ağlarını topladıklarında binlerce yavru kupes balığının ağa takıldığını fark eden mürettebat, hiçbir tereddüt göstermeden tüm balıkları yeniden denize bıraktı. Duyarlı balıkçılar, yavru balıkların ekosistemdeki önemini göz önünde bulundurarak kasalar dolusu balığı geri saldı. Görüntüler, kısa sürede çevre ve sürdürülebilir balıkçılık konusunda örnek bir davranış olarak değerlendirildi.
“Sürdürülebilir Balıkçılık” Vurgusu
Teknenin kaptanı ve aynı zamanda Deniz Ürünleri Avcıları Üreticileri Merkez Birliği (DEM-BİR) Çanakkale-Tekirdağ Bölge Birliği Başkanı Naci Karabiber, yaptığı açıklamada, bu davranışın yalnızca bir vicdan meselesi değil, aynı zamanda mesleğin geleceğini korumak adına bir zorunluluk olduğunu belirtti. Karabiber, “Denizler bizim geçim kaynağımız ama aynı zamanda geleceğimizdir. Eğer yavru balıkları avlamaya devam edersek birkaç yıl sonra denizlerde avlanacak balık kalmaz. Biz, sürdürülebilir balıkçılığın önemini uzun zamandır vurguluyoruz. Bu olayda da aynı bilinçle hareket ettik,” ifadelerini kullandı. Karabiber, tüm balıkçıları bu konuda daha hassas olmaya çağırarak, özellikle yavru balıkların bulunduğu dönemlerde ağ seçimine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
Ekosistemi Korumak İçin Örnek Bir Adım
Balıkçılık, Türkiye’nin kıyı kentlerinde hem geçim hem de kültürel bir gelenek olarak büyük öneme sahip. Ancak kontrolsüz ve bilinçsiz avlanma, hem balık popülasyonlarını hem de deniz ekosistemini tehdit ediyor. Bozcaada açıklarında sergilenen bu duyarlı davranış, denizlerin geleceğini koruma açısından önemli bir farkındalık yarattı. Uzmanlara göre, yavru balıkların avlanması yalnızca kısa vadede değil, uzun vadede de türlerin devamlılığına ciddi zarar veriyor. Yavru kupeslerin denize yeniden bırakılması, doğal dengenin korunmasına katkı sağlayarak ekosistemin yeniden nefes almasına olanak tanıyor. Bu tür uygulamaların artması, hem balıkçılığın sürdürülebilirliği hem de deniz yaşamının korunması açısından hayati öneme sahip.
Balıkçılara Örnek Olacak Bir Duyarlılık
Çanakkale’deki bu olay, bölgedeki diğer balıkçılar arasında da takdirle karşılandı. Balıkçılar, benzer durumlarla karşılaştıklarında doğayı koruma bilinciyle hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Bölgedeki yetkililer, bu davranışın örnek alınması gerektiğini belirterek, bilinçli avcılık konusunda farkındalık çalışmalarının artırılacağını ifade etti. Ayrıca, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın denetim ekiplerinin de yavru balık avcılığını önlemek için sahada kontrollerini sıklaştırdığı bildirildi. Özellikle Bozcaada ve Gökçeada çevresi, zengin balık çeşitliliğiyle bilindiği için bu tür duyarlı davranışların bölge balıkçılığına uzun vadede büyük katkı sağlayacağı değerlendiriliyor.
Denizlerin Geleceği Bilinçli Avcılıkla Güvende
Balıkçılık uzmanları, sürdürülebilir avcılığın hem ekonomik hem de çevresel açıdan zorunlu bir dönüşüm olduğunu belirtiyor. Yavru balıkların korunmasıyla birlikte denizlerin doğal döngüsünün devam edeceği, balık stoklarının yenileneceği ve gelecekte daha sağlıklı bir av sezonu yaşanacağı ifade ediliyor. Çanakkale’de yaşanan bu olay, Türkiye genelinde balıkçılık politikalarının çevreye duyarlı bir biçimde uygulanması gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Denizlere sahip çıkmanın, yalnızca bir çevre duyarlılığı değil, gelecek nesillere bırakılacak en değerli miras olduğu vurgulandı.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme