Bulaşık Süngerleri Tehlike Saçıyor
Evlerde hijyen denildiğinde çoğu kişinin aklına önce banyo ve tuvalet temizliği geliyor. Ancak bilimsel araştırmalar, mutfakların aslında evin en yoğun bakteri barındıran alanlarından biri olduğunu açıkça gösteriyor.
350’den Fazla Bakteri Türü Tespit Edildi
Furtwangen Üniversitesi, Giessen Üniversitesi ve Münih Helmholtz Merkezi’nin ortak olarak yürüttüğü araştırmada, mutfaklarda kullanılan süngerler detaylı şekilde incelendi. Sonuçlar şaşırtıcı nitelikte: İncelenen süngerlerde 350’den fazla farklı bakteri türü tespit edildi.
Uzmanlar, bu yoğun bakteriyel çeşitliliğin süngerlerin gözenekli yapısından ve sürekli nemli kalmasından kaynaklandığını belirtiyor. Süngerlerde bulunan nem, bakteriler için ideal üreme zemini oluşturuyor. Bu nedenle düzenli yıkanan süngerlerin bile, temizlenmeyenlerle benzer seviyede bakteri taşıdığı ortaya çıkarıldı.
Araştırmaya göre süngerler, evdeki tüm yüzeyler arasında gider sifonlarından sonra en yüksek ikinci bakteri yüküne sahip ürün konumunda bulunuyor.
Alman Federal Risk Enstitüsü’nden Kritik Uyarı: Süngerler Mutfak İçin Uygun Değil
Alman Federal Risk Değerlendirme Enstitüsü (BfR), araştırmanın bulgularını değerlendirdikten sonra önemli bir uyarıda bulundu: Bulaşık süngerleri mutfak temizliği için “daha az uygun” ürünler.
BfR, süngerlerin haftada bir kez mutlaka yenilenmesini öneriyor. Çünkü süngerler her kullanımda yeni bakterilerle temas ediyor ve kısa sürede milyonlarca mikroorganizmayı bünyesine çekiyor. Özellikle çiğ et, çiğ balık ve yumurta kaynaklı bakteriler sünger üzerinde çok hızlı çoğalıyor ve temas ettiği her yüzeye bulaşma riski taşıyor.
Yetkililer, çiğ ürünlerin temizliğinde sünger yerine tek kullanımlık kağıt havlu kullanılmasının çok daha güvenli olduğunu vurguluyor.
Süngerler Neden Bu Kadar Hızlı Kirleniyor?
Mutfak süngerlerinin sürekli nemli kalması, gözenekli yapılarının bakteriler için ideal yaşam alanı oluşturması ve sıcaklık değişimlerine maruz kalması, bakteri çoğalmasını kolaylaştırıyor.
Her kullanım sonrası deterjanla yıkansa bile, süngerin iç yüzeyinde kalan organik kalıntılar mikroorganizmaların beslenme kaynağı hâline geliyor. Araştırmalar, süngerlerin tamamıyla dezenfekte edilse bile kısa sürede yeniden bakteriyle dolduğunu gösteriyor.
Bu nedenle süngerleri temizlemek geçici bir çözüm olarak görülüyor; asıl önlem kısa aralıklarla yenilemek veya alternatif bulaşık temizleme araçlarına yönelmek.
Mikrodalgada Dezenfeksiyon Yöntemi Neden Etkisiz?
Evlerde yaygın olarak kullanılan “süngeri suyla birlikte mikrodalgaya koyup ısıtmak” yöntemi de bilim insanları tarafından önerilmiyor. Yapılan çalışmalara göre bazı bakteriler mikrodalga ısısına dayanabiliyor ve süngerin içinde yaşamaya devam edebiliyor.
Üstelik mikrodalgada ısınan su ve buhar, süngerde bulunan bakterilerin mikrodalga yüzeyine yayılmasına sebep olarak yeni bir hijyen sorununa yol açabiliyor. Bu nedenle uzmanlar, mikrodalga yönteminin hem yetersiz hem de riskli olduğunu ifade ediyor.
En Güvenli Alternatif: Bulaşık Fırçaları
2021’de Portekiz ve Norveçli araştırmacıların yürüttüğü çalışma, bulaşık fırçalarının bakterileri çok daha az tuttuğunu ortaya koydu. Bulaşık fırçalarının hijyen açısından avantajları şöyle açıklanıyor:
Kıllı yapı sayesinde su hızlı süzülüyor ve fırçalar daha çabuk kuruyor.
Havada asılı şekilde saklama imkânı sayesinde bakteri tutunma oranı azalıyor.
Salmonella gibi patojenlerin bir gecede yok olmasına imkân veren hızlı kuruma etkisi bulunuyor.
Ayrıca plastik bulaşık fırçalarının bulaşık makinesinde yıkanabilir olması, temizliği ve kullanım ömrünü artırıyor. Fırçalar sirke-su karışımı veya karbonat çözeltisi içine batırılarak da kolayca dezenfekte edilebiliyor.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım
Bakmadan Geçme
