Avustralya'daki Kanlı Saldırıya Dair Yeni Bilgiler Gün Yüzüne Çıkıyor
Avustralya'da kamuoyunu derinden sarsan ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine yol açan silahlı saldırıyla ilgili yeni ayrıntılar netleşmeye başladı.
Avustralya’da kamuoyunu derinden sarsan ve çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine yol açan silahlı saldırıyla ilgili yeni ayrıntılar netleşmeye başladı. Ülkenin en kalabalık bölgelerinden birinde yaşanan olay, güvenlik önlemleri, göç geçmişi ve silah ruhsatı süreçlerini yeniden tartışmaya açtı. Yetkililer saldırının arka planına ilişkin detayları paylaşırken, ortaya çıkan bilgiler olayın yalnızca anlık bir şiddet eylemi olmadığını gösteriyor.
Bondi Plajındaki Saldırının Ardından Artan Can Kaybı
New South Wales eyaletinin başkenti Sydney’de bulunan ve her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği Bondi Plajı’nda pazar günü meydana gelen silahlı saldırının bilançosu ağırlaştı. Resmi kaynaklardan edinilen son bilgilere göre saldırıda yaşamını yitirenlerin sayısı 16’ya yükselirken, yaralı sayısının 40’a ulaştığı açıklandı. Yaralıların bir bölümünün durumunun ciddiyetini koruduğu ve hastanelerde tedavilerinin sürdüğü bildirildi. Olayın ardından bölge tamamen güvenlik çemberine alınırken, plaj ve çevresindeki işletmeler geçici olarak kapatıldı.
Hayatını Kaybedenler Arasında Çocukların Olması Tepki Yarattı
Saldırının en yürek burkan yönlerinden biri, hayatını kaybedenler arasında çocukların da bulunması oldu. Yetkililerin paylaştığı bilgilere göre yaşamını yitirenlerin en küçüğü 10 yaşındaki Matilda isimli bir kız çocuğu. Babası ve kız kardeşiyle birlikte plajda bulunan Matilda’nın saldırı sırasında ağır yaralandığı, hızla hastaneye sevk edilmesine rağmen tüm müdahalelere karşın kurtarılamadığı ifade edildi. Küçük çocuğun ölümü Avustralya genelinde büyük bir üzüntü ve öfke yaratırken, sosyal medyada çok sayıda taziye mesajı paylaşıldı.
Ukrayna Kökenli Ailenin Acı Hikayesi
Matilda’nın ailesinin geçmişine dair bilgiler de olay sonrası ortaya çıktı. Uluslararası basına konuşan aile yakınları, küçük kızın son derece neşeli ve sevgi dolu bir çocuk olduğunu dile getirdi. Ailenin 1990’lı yıllarda Ukrayna’dan Avustralya’ya göç ettiği, uzun yıllardır Sydney’de yaşadıkları ve toplumla uyumlu bir hayat sürdükleri belirtildi. Aile üyeleri, yaşanan saldırının hayatlarını geri dönülmez şekilde değiştirdiğini ve yaşadıkları acının tarif edilemez olduğunu ifade etti.
Saldırganların Kimliği ve Silah Detayları Netleşti
New South Wales Polis Komiseri Mal Lanyon, Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ile birlikte düzenlediği basın toplantısında saldırganlara ilişkin bilgileri kamuoyuyla paylaştı. Lanyon, kimlik tespit sürecinin tamamlandığını ve olayla ilgili belirsizlik kalmadığını açıkladı. Saldırının 50 yaşında bir baba ile Avustralya doğumlu 24 yaşındaki oğlu tarafından gerçekleştirildiği bilgisi paylaşıldı. Oğlun hastanede tedavi altında olduğu ve sağlık durumunun kritik olduğu belirtilirken, babanın olay sırasında hayatını kaybettiği bildirildi. Ayrıca babanın yasal olarak ruhsatlı silah sahibi olduğu, kendisine ait altı adet ruhsatlı silah bulunduğu ve olay yerinde bu silahların ele geçirildiği aktarıldı.
Güvenlik Birimlerinin 2019 Yılındaki İncelemesi
Başbakan Anthony Albanese, saldırganlardan birinin geçmişte güvenlik birimlerinin dikkatini çektiğini açıkladı. Albanese, 2019 yılında yapılan değerlendirmede söz konusu kişinin sosyal ilişkileri ve davranışları açısından incelendiğini, ancak o dönemde devam eden bir tehdit ya da şiddet eğilimine dair somut bir bulguya rastlanmadığını söyledi. Bu açıklama, güvenlik taramalarının yeterliliği konusunda yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Öğrenci Vizesiyle Avustralya’ya Geliş Süreci
Avustralya İçişleri Bakanı Tony Burke ise saldırgan babanın ülkeye giriş geçmişine dair detayları paylaştı. Burke, şüphelinin 1998 yılında öğrenci vizesiyle Avustralya’ya geldiğini, 2001 yılında ise eş vizesine geçerek ülkede kalıcı hale geldiğini açıkladı. Bakan, şüphelinin bu tarihten sonra yalnızca üç kez yurt dışına çıktığını ve her seferinde geçerli oturma izniyle Avustralya’ya geri döndüğünü belirtti. Ayrıca saldırganın hobi amaçlı avcılık ruhsatına sahip olduğu bilgisi de paylaşıldı. Bu detaylar, göçmenlik süreçleri ile bireysel silahlanma arasındaki denetim mekanizmalarının yeniden gözden geçirilmesi gerektiği yönündeki görüşleri güçlendirdi.
Bakmadan Geçme