Yüzyıllık Gelenek Malatya Darende'de Sürdürülüyor
Malatya'nın Darende ilçesinde yaşayan Fadime ve Mahmut Efe çifti, unutulmaya yüz tutan tandır ekmeği ve gilik geleneğini evlerinin fırınında yaşatıyor. Kasım ayının bereketiyle pişen bu özel ekmekler, kış sofralarının en vazgeçilmez tatları olmaya devam ediyor.
Malatya'nın Darende ilçesine bağlı Beybağı Mahallesi'nde yaşayan Fadime ve Mahmut Efe çifti, geçmişin bereketli sofralarından bugüne uzanan tandır ekmeği kültürünü özenle sürdürüyor. Uzun yıllar Adana'da yaşadıktan sonra emeklilik dönemlerini memleketlerinde geçirmeye karar veren çift, her kasım ayında kendi elleriyle geleneksel ekmek ve gilik pişiriyor.
Bir Geleneğin İzinde: Tandırdan Fırına Uzanan Lezzet
Eskiden köylerde hemen her evin bahçesinde yer alan toprak tandırlar, artık yerini ev fırınlarına bıraksa da Efe çifti için bu gelenek, hl bir yaşam biçimi. Onlar için tandır ekmeği sadece bir yiyecek değil; geçmişi bugüne bağlayan, aile sıcaklığını taşıyan bir kültür mirası.
'Tandır Ekmeği Kış Boyunca Bayatlamaz'
Fadime Efe, yıllardır süregelen bu geleneğin püf noktalarını şöyle anlatıyor: 'Kasım ayında yapılan tandır ekmeği bütün kış boyunca dayanır, bayatlamaz. Ekmekten sonra fırının sıcağıyla gilik yaparız. Gilik, doğru saklanırsa bahara kadar tazeliğini korur. Bizim için adeta milli pastadır.'
Efe, tandırda kullanılacak odunun bile lezzeti etkilediğini belirtiyor. Dut ve kayısı odununun en iyi sonucu verdiğini dile getiren Fadime Efe, 'Bu odunlar hem iyi ısı verir hem de duman yapmaz. Artık toprak tandır pek kalmadı, biz de evimizin fırınında yapıyoruz ama bu iş biraz da gönül işi' diye konuştu.
Sade Malzemeler, Doğal Tat
Efe'ye göre iyi bir tandır ekmeğinin sırrı sadelikte gizli. Un, su, tuz ve mayadan başka hiçbir katkı maddesi kullanılmıyor. İsteğe göre çörek otu eklenebiliyor. Pişen ekmekler kurutularak saklanıyor, tüketilmeden önce ıslatılarak yumuşatılıyor. 'Çocukluğumdan beri severim. Şimdi de kendi ihtiyacımız kadar yapıyoruz,' diyor Fadime Efe.
'Ekmek Pişirmek Sadece Kadın İşi Değil'
Mahmut Efe ise geçmişte kullanılan tandırların artık tamamen ortadan kalktığını hatırlatıyor:
'Eskiden tandırlar yere gömülürdü, şimdi o tandırlardan eser yok. Biz kendi imknlarımızla evimizin fırınını yaptık. Eşimle birlikte ekmek, gilik, hatta peksimet pişiriyoruz. Ekmek pişirmek sadece kadın işi değil; emek isteyen, sabır isteyen bir gelenek bu.'
Efe, fırının ısısının doğru ayarlanmasının da büyük önem taşıdığını vurguluyor. 'Ekmek yüksek ısıda pişer, gilik daha düşük sıcaklıkta olur. Fırını sabah erkenden yakarız, iyice ısındığında ekmek çok daha güzel kabarır.'
Geçmişten Geleceğe Uzanan Sıcak Bir Hikye
Darende'nin köklü tandır geleneğini kendi imknlarıyla yaşatmaya devam eden Efe çifti, hem geçmişin lezzetini koruyor hem de yeni kuşaklara kültürel bir miras bırakıyor.
Kasım ayı geldiğinde köy fırınlarından yükselen ekmek kokusu, Darende sokaklarını sarıyor. Efe ailesinin fırını ise bu kokunun kalbinde, geçmişle bugünü buluşturan bir gelenek olarak varlığını sürdürüyor.