Yılbaşı Öncesi Gıda Güvenliği İçin 81 İlde Kapsamlı Denetim Süreci Başlatıldı
Yılbaşı yaklaşırken tüketim alışkanlıklarında yaşanan artış, gıda güvenliği konusunu yeniden gündemin merkezine taşıdı.
Yılbaşı yaklaşırken tüketim alışkanlıklarında yaşanan artış, gıda güvenliği konusunu yeniden gündemin merkezine taşıdı. Özellikle yılbaşı sofralarında yoğun talep gören ürünlerin insan sağlığını tehdit edecek şekilde piyasaya sürülmesini engellemek amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı harekete geçti. Bakanlık, tüketimi artması beklenen gıda ve içecekler için Türkiye genelinde eş zamanlı ve yoğun bir denetim sürecini devreye aldı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı tarafından yapılan açıklamada, vatandaşların güvenli gıdaya erişiminin öncelik olduğu vurgulanırken, bu kapsamda 81 ilde denetimlerin başlatıldığı duyuruldu.
Yılbaşı Döneminde Artan Tüketim Yakından Takip Ediliyor
Yılbaşı öncesi dönem, gıda sektöründe hareketliliğin en yoğun yaşandığı zamanlardan biri olarak biliniyor. Et ve et ürünleri, tatlılar, şekerlemeler, içecekler ve paketli gıdalar başta olmak üzere pek çok üründe talep belirgin şekilde artıyor. Bu artış, bazı işletmelerin maliyet düşürmek veya daha fazla kazanç elde etmek amacıyla mevzuata aykırı uygulamalara yönelme riskini de beraberinde getiriyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, bu riski ortadan kaldırmak için denetimlerini yılbaşı öncesi döneme özel olarak sıklaştırdı. Bakan Yumaklı'nın açıklamalarında da bu dönemde tüketicinin sağlığını korumanın temel hedef olduğu net bir şekilde ifade edildi.
Denetimler Üretimden Satış Noktasına Kadar Uzanan Bir Kapsamda Yapılıyor
Başlatılan denetim süreci yalnızca market raflarıyla sınırlı tutulmuyor. Gıda ürünlerinin üretildiği tesislerden başlayarak depolama alanları, dağıtım merkezleri, toptan ve perakende satış noktaları ile toplu tüketim yerleri detaylı biçimde kontrol ediliyor. Restoranlar, kafeler, pastaneler ve hazır yemek sunan işletmeler de denetim kapsamı içinde yer alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı ekipler, ürünlerin etiket bilgilerini, son tüketim tarihlerini, muhafaza koşullarını ve hijyen standartlarını titizlikle inceliyor. Amaç, yılbaşı sofralarına ulaşacak her ürünün güvenilir ve mevzuata uygun olmasını sağlamak.
8500 Denetçi Sahada Aktif Olarak Görev Yapıyor
Bakan Yumaklı'nın verdiği bilgilere göre, denetim sürecinde yaklaşık 8.500 görevli sahada aktif olarak çalışıyor. Bu ekipler, 31 Aralık tarihine kadar Türkiye'nin dört bir yanında eş zamanlı kontroller gerçekleştiriyor. Denetçilerin temel görevi, gıda güvenliğini tehdit eden unsurları tespit etmek ve gerekli idari yaptırımları uygulamak. Mevzuata aykırı üretim yapan, hileli ürün satan veya hijyen kurallarını ihlal eden işletmeler hakkında yasal işlemler başlatılıyor. Bakanlık, bu süreçte herhangi bir tolerans gösterilmeyeceğinin altını çiziyor.
Gıda Hileciliğiyle Mücadele Öncelikli Hedefler Arasında Yer Alıyor
Yılbaşı döneminde artan talep, gıda hileciliği riskini de yükseltiyor. Taklit ve tağşiş yapılan ürünler, insan sağlığı açısından ciddi tehlikeler barındırıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, bu tür uygulamaların önüne geçmek amacıyla denetimlerde özellikle içerik kontrollerine ağırlık veriyor. Ürünlerin beyan edilen içerikle uyumlu olup olmadığı, katkı maddelerinin mevzuata uygunluğu ve üretim süreçlerinin şeffaflığı detaylı şekilde inceleniyor. Bakan Yumaklı, sadece kr odaklı yaklaşımlarla vatandaşın sağlığını riske atan işletmelere karşı kararlı bir duruş sergilendiğini ifade ediyor.
Vatandaşların Sağlıklı Gıdaya Ulaşması İçin Yoğun Mesai Sürüyor
Denetim sürecinin temelinde tüketicinin korunması yer alıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, yılbaşı gibi özel dönemlerde artan tüketimin güvenli bir şekilde karşılanabilmesi için yoğun mesai harcıyor. Yapılan açıklamalarda, denetimlerin yalnızca belirli günlerle sınırlı kalmayacağı, gerektiğinde yıl boyunca devam edeceği belirtiliyor. Bakan Yumaklı, vatandaşların gönül rahatlığıyla alışveriş yapabilmesi ve yılbaşı sofralarını güven içinde kurabilmesi için tüm imkanların seferber edildiğini vurguluyor. Bu kapsamlı denetimlerle birlikte, gıda güvenliği konusunda toplumsal farkındalığın da artırılması hedefleniyor.