Türkiye'de Yerli Patent Başvurularında Rekor Artış: 9 Ayda 6 Bin Sınırı Aşıldı

Türkiye'nin yenilikçilik kapasitesini ve fikri mülkiyet bilincini yansıtan yerli patent başvurularında bu yıl önemli bir artış yaşandı. Türk Patent ve Marka Kurumu (TÜRKPATENT) verilerine göre, 2025 yılının ocak-eylül döneminde yapılan yerli patent başvurularında geçen yıla kıyasla ciddi bir yükseliş kaydedildi.

Yerli Patent Başvurularında Dikkat Çekici Yükseliş

Yılın ilk dokuz ayında TÜRKPATENT'e yapılan yerli patent başvurularının sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 19,56 oranında artış göstererek 4 bin 978'den 5 bin 952'ye ulaştı. Bu artış, Türk sanayisinin yenilik üretme kapasitesinin giderek güçlendiğini ortaya koyuyor. Özellikle teknoloji geliştiren işletmelerin ve bireysel mucitlerin sistematik biçimde patent başvurusu yapmaya yönelmesi, ülkenin fikri mülkiyet farkındalığının genişlediğini gösteriyor.

Patent başvurularındaki bu büyüme, Ar-Ge yatırımlarına verilen önemin artmasıyla da yakından ilişkilendiriliyor. Üniversiteler, teknoparklar ve araştırma merkezleri tarafından geliştirilen projelerin ticarileşme sürecine dahil olması, Türkiye'de inovasyon kültürünün artık kalıcı bir zemine oturduğunu kanıtlıyor.

Faydalı Model, Marka ve Tasarımda da Artış

Patent başvurularındaki yükselişe paralel olarak faydalı model başvurularında da önemli bir artış görüldü. 2024'ün aynı döneminde 1.999 olan başvuru sayısı, bu yıl yüzde 27,1 artışla 2 bin 540'a çıktı. Faydalı model tescilleri, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin geliştirdiği pratik teknik çözümlerin korunması açısından büyük önem taşıyor.

Ayrıca, yerli marka ve tasarım başvurularında da hareketlilik dikkat çekiyor. Ocak-eylül döneminde 115 bin 194 yerli marka başvurusu yapıldı. Yerli tasarım başvuruları ise 25 bin 760'a ulaştı. Tescil süreçleri sonucunda 2 bin 320 patent, 1.324 faydalı model, 79 bin 806 marka ve 26 bin 930 tasarım tescili gerçekleştirildi. Bu rakamlar, Türkiye'nin sınai mülkiyet alanında uluslararası rekabet gücünü artırma yolunda emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor.

Coğrafi İşaretlerde Antalya Zirvede

TÜRKPATENT'in verilerine göre coğrafi işaret başvurularında da dikkat çekici bir artış yaşandı. Türkiye genelinde 2025 yılı itibarıyla tescilli coğrafi işaret sayısı 1.781'e yükseldi. Bu kapsamda Antalya 144 başvuruyla ilk sırada yer aldı. Antalya'yı 21 başvuruyla Afyonkarahisar izlerken, Erzurum ve Hatay 13'er başvuruyla üçüncü sırayı paylaştı.

Yayımlanan Coğrafi İşaret ve Geleneksel Ürün Adı Bülteni'nde birçok yöresel ürün tescil edildi. Denizli'nin Acıpayam kavunu, Bartın'ın şapşap köftesi, İstanbul simidi ve Kırıkkale'nin Karaahmetli tokmak köftesi tescillenerek Türkiye'nin gastronomik çeşitliliğini resmiyet kazandırdı. Bu adımlar, yerel değerlerin korunması ve ulusal ekonomiye katkısının artırılması açısından büyük önem taşıyor.

Türk Ürünleri Avrupa'da Tescil Sırasında

Türkiye'nin coğrafi işaret alanındaki başarısı sadece yurt içinde değil, Avrupa Birliği (AB) nezdinde de dikkat çekiyor. Şu anda AB'de Türkiye'ye ait 38 tescilli coğrafi işaret bulunuyor. Bunun yanı sıra ilan süreci tamamlanmak üzere olan ve kısa sürede tescil edilmesi beklenen 8 yeni Türk ürünü bulunuyor.

Kayseri pastırması, Bursa kestane şekeri, Isparta gülyağı, İpsala pirinci, Antep lahmacunu, Maraş çöreği, Hatay kaytaz böreği ve Yenice ıhlamur balı gibi ürünler, Avrupa'da tescil sırasını bekleyen lezzetler arasında yer alıyor. Bu gelişmeler, Türk mutfağının zenginliğini uluslararası düzeyde tescilleyerek, coğrafi işaretli ürünlerin ihracat potansiyelini artırma açısından da büyük fırsatlar sunuyor.

İnovasyon ve Fikri Mülkiyet Bilinci Güçleniyor

Patent, marka ve tasarım başvurularındaki artış; Türkiye'deki üretim, Ar-Ge ve yenilik ekosisteminin sağlıklı şekilde geliştiğini gösteriyor. Artık yalnızca üretmek değil, üretileni korumak da girişimciler için temel bir hedef haline geldi. TÜRKPATENT verileri, yerli girişimcilerin hem ulusal hem uluslararası alanda markalaşmaya ve fikirlerini güvence altına almaya önem verdiğini ortaya koyuyor.

Yılın ilk dokuz ayında kaydedilen bu veriler, Türkiye'nin teknoloji ve yenilik odaklı dönüşüm sürecinin güçlü biçimde ilerlediğini, yerli üreticilerin ise bu sürece aktif şekilde katıldığını açıkça gösteriyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım

Bakmadan Geçme