Türkiye Ar-Ge Yatırımlarında Tarihi Zirveye Ulaştı

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı verilere göre, Ar-Ge harcamaları bir önceki yılki 16 milyar dolardan 20 milyar dolara yükselerek rekor kırdı.

Özel Sektör Ar-Ge Harcamalarında Lider Konumda

Verilere göre, 2024 yılında yapılan toplam Ar-Ge harcamalarının yüzde 64,8'i özel sektör tarafından gerçekleştirildi. Bu oran, Türkiye ekonomisinde özel sektörün artık yalnızca üretim değil, bilgi üretimi ve yenilik kapasitesi açısından da öncü bir rol üstlendiğini ortaya koyuyor.

İmalat sanayiinde yapılan Ar-Ge çalışmalarının yüzde 46,9'unun yüksek teknoloji, yüzde 40,2'sinin ise orta-yüksek teknoloji alanında faaliyet gösteren girişimler tarafından yürütülmesi dikkat çekti. Özellikle savunma sanayi, otomotiv, elektronik ve yazılım gibi sektörlerde yapılan yatırımlar, Türkiye'nin uluslararası rekabet gücünü artırmaya yönelik stratejik bir dönüşümü işaret ediyor.

Ayrıca Ar-Ge harcamalarındaki bu büyümenin, verimlilik ve sürdürülebilir üretim hedefleriyle uyumlu biçimde ilerlediği; sanayi, akademi ve kamu iş birliğinin daha güçlü hale geldiği vurgulanıyor.

Kadın Araştırmacıların Ar-Ge Ekosistemindeki Payı Artıyor

Türkiye'nin Ar-Ge alanındaki insan kaynağı da 2024 yılında önemli bir büyüme kaydetti. Ar-Ge personeli sayısı bir önceki yıla göre 20 bin kişi artarak 311 bine ulaştı. Bu artış, hem özel sektör hem de akademi dünyasında nitelikli bilim insanı ihtiyacının karşılanması adına önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

Özellikle kadın araştırmacıların Ar-Ge ekosistemindeki payının artması dikkat çekiyor. Kadın çalışan oranı genel Ar-Ge personeli içinde yüzde 34,2'ye yükselirken, üniversitelerde bu oran yüzde 47,9'a ulaştı. Bu durum, Türkiye'nin bilim ve teknoloji alanında toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki ilerlemesini de gözler önüne seriyor.

Kadın araştırmacıların özellikle biyoteknoloji, sağlık teknolojileri ve mühendislik alanlarında daha fazla sorumluluk alması, Ar-Ge projelerinde çeşitlilik ve yenilikçiliği artırıyor.

Teşviklerle Güçlenen Yenilikçi Ekonomi Modeli

Türkiye'nin Ar-Ge yatırımlarındaki bu yükselişin arkasında, devletin uzun vadeli teşvik politikaları da bulunuyor. Dolaylı Ar-Ge teşviklerinin, yani kurumlar vergisi, gelir vergisi ve KDV desteklerinin toplam Ar-Ge harcamalarındaki payı 2015 yılında yüzde 15 seviyesindeyken, 2024 itibarıyla yüzde 25'e yükseldi.

Bu artış, Türkiye'nin araştırma ekosistemini destekleyen mali altyapının giderek güçlendiğini ve firmaların Ar-Ge'ye daha fazla kaynak ayırabildiğini gösteriyor. Özellikle teknoparklar, araştırma merkezleri ve üniversite-sanayi iş birlikleri sayesinde geliştirilen projeler, ihracat potansiyelini artırarak ekonomik büyümeye katkı sağlıyor.

Türkiye Küresel Bir Ar-Ge Üssü Olma Yolunda

Ar-Ge yatırımlarının hızla artması, Türkiye'nin yalnızca üretim üssü değil, aynı zamanda bilgi ve teknoloji merkezi olma hedefini destekliyor. Üniversiteler, teknoparklar, özel girişimler ve kamu kurumlarının ortak çalışmalarıyla yürütülen binlerce proje, yerli teknolojilerin uluslararası pazarlarda rekabet edebilmesini mümkün hale getiriyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım

Bakmadan Geçme