Serotonin Kanser Gelişiminde Kritik Rol Üstleniyor
Mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin, son araştırmalara göre kanser hücrelerinde DNA ile etkileşime girerek tümör gelişiminde etkili olabiliyor.
Serotonin ve Kanser İlişkisi
Ruh hali ve mutlulukla özdeşleşen serotonin molekülü, bilim dünyasında yeni bir boyutuyla gündeme geldi. Araştırmalar, vücuttaki serotoninin yüzde 95'inin bağırsaklarda üretildiğini ve kan dolaşımıyla karaciğer, pankreas gibi hayati organlara ulaştığını ortaya koydu.
DNA ile Doğrudan Etkileşim
2019'dan bu yana yürütülen çalışmalar, serotoninin hücre içine girerek DNA ile doğrudan etkileşim kurduğunu gösteriyor. Bu süreçte serotonin, genlerin açık veya kapalı olmasını kontrol eden mekanizmalara bağlanarak kanser büyümesini destekleyen genleri aktif hale getirebiliyor. Bu etkileşim, beyin, karaciğer ve pankreas kanseri hücrelerinde gözlemlendi.
Epigenetik Tedaviler İçin Yeni Kapı
Bu bulgu, kanser tedavisinde yeni nesil epigenetik yöntemlerin geliştirilmesine olanak tanıyor. Bu tedaviler, genetik kodu değiştirmeden serotonin tarafından aktive edilen zararlı genleri kapatarak tümörlerin daha az agresif hale gelmesini hedefliyor.
Antidepresanların Potansiyel Etkisi
Araştırmacılar ayrıca SSRI grubu antidepresanların, serotoninin kanser hücrelerine girişini engelleyerek tedavi sürecinde fayda sağlayabileceğini inceliyor. Bilim insanları, yalnızca kanserli hücrelerde serotonin aktivitesini hedefleyen yöntemlerin, cerrahi ve kemoterapi gibi agresif tedavilere kıyasla daha kesin ve düşük tekrarlama riski taşıyan sonuçlar doğurabileceğini belirtiyor.