Düşüncenin, Dilin ve Milletin Mimarı: Ziya Gökalp

Milliyetçilik ve Türkçülük düşüncesinin öncüsü Ziya Gökalp, fikirleriyle yalnızca dönemini değil, Cumhuriyet'in kültürel temelini de şekillendirdi. Şiirleri, sosyolojik yaklaşımları ve ideolojik sentezleriyle Türk düşünce tarihine damga vurdu.

Diyarbakır'dan Doğan Bir Düşünce Işığı

23 Mart 1876'da Diyarbakır'da dünyaya gelen Mehmet Ziya, 1911'den itibaren 'Gökalp' soyadını kullanarak tanındı. Eğitim hayatına Rüştiye-i Askeriyye'de başlayan Gökalp, babasının vefatının ardından amcası Hacı Hasip Bey'den geleneksel İslam ilimleri dersleri aldı. İstanbul'da başladığı lise eğitimini Diyarbakır'da tamamladıktan sonra Mülkiye Baytar Mektebi'ne kaydoldu.

İttihat ve Terakki'den Sosyolojiye

1898'de Diyarbakır'da gizli cemiyet kurmak suçlamasıyla tutuklanan Gökalp, serbest kaldıktan sonra İstanbul'a döndü. Baytarlık eğitimini tamamlayamasa da Fransızca öğretmenliği yaptı. İttihat ve Terakki Cemiyeti'ne katılan Gökalp, 1900'de tekrar tutuklandı. İkinci Meşrutiyet'in ilanıyla Diyarbakır şubesini kurdu, 1911'de Selanik'te Türkiye'nin ilk sosyoloji derslerini verdi.

Meclis'ten Üniversiteye, Dergilerden Şiirlere

1912'de Ergani Milletvekili seçilen Gökalp, meclisin feshiyle Darülfünun'da sosyoloji profesörlüğüne başladı. Genç Kalemler dergisine şiir ve makaleleriyle katkı sundu. 'Yeni Lisan' hareketiyle dilde sadeleşmeyi ve hece ölçüsünü savundu. Sanatı toplum için araç olarak gören Gökalp, eserlerini halkın anlayabileceği bir üslupla kaleme aldı.

Turan'dan Kızıl Elma'ya

1914'te yayımladığı 'Kızıl Elma' kitabında yer alan 'Turan' şiiri, Türklerin tek bir devlet altında birleşme idealini yansıttı. Gökalp, sanatın duygusal gücünü ideolojik hazırlık için kullandı. 'Yeni Hayat' ve 'Altın Işık' gibi eserlerinde halk hikyelerine yer verdi. Malta sürgünü sonrası Diyarbakır'da 'Küçük Mecmua'yı çıkardı, 1923'te Diyarbakır mebusu olarak Meclis'e girdi.

Türkçülüğün Esasları ve Millet Tanımı

1924'te yayımladığı 'Türkçülüğün Esasları' ile fikir babası olarak anıldı. Milliyetin ırka değil eğitime dayandığını savundu. 'Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak' adlı eserinde Osmanlıcılık, İslamcılık ve Türkçülük arasında sentez kurmaya çalıştı. 'Türk Töresi' kitabında dil ve dinin millet hayatındaki rolünü vurguladı.

Edebiyatın ve Düşüncenin Yol Göstereni

Ziya Gökalp, hem Milli Edebiyat döneminde hem de Cumhuriyet'in kültürel inşasında belirleyici bir rol oynadı. Fikirleri, edebi tartışmaları ve sosyolojik yaklaşımlarıyla yalnızca çağdaşlarını değil, sonraki kuşakları da etkiledi. 25 Ekim 1924'te vefat eden Gökalp, Sultan Mahmut Türbesi haziresine defnedildi. Eserleri hl Türk düşünce dünyasında yankı bulmaya devam ediyor.

Bakmadan Geçme