DSÖ'den Korkutan Uyarı: Kolera Salgını 23 Ülkeye Yayıldı, Binlerce Can Kaybı Yaşandı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 2025 yılı boyunca kolera salgınının endişe verici boyutlara ulaştığını açıkladı. Kurumun yaptığı güncel değerlendirmeye göre, bu yıl içerisinde 23 farklı ülkede toplam 190 binden fazla vaka tespit edildi ve 4 bin 200'den fazla kişi hayatını kaybetti.

Afrika Sağlık Sistemleri Birden Fazla Salgınla Mücadele Ediyor

Patrick Abok, özellikle Orta Afrika'daki ülkelerin aynı anda birçok salgınla baş etmeye çalıştığını belirtti. Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin Kasai bölgesinde yeniden ortaya çıkan Ebola vakaları, mpox (maymun çiçeği), kızamık ve diğer bulaşıcı hastalıkların, zaten kırılgan olan sağlık altyapısını ciddi şekilde zorladığına dikkat çekti.

Bu hastalıkların aynı anda görülmesi, sağlık çalışanlarının ve tedavi merkezlerinin kapasitesini aşan bir yük oluşturuyor. Abok, bu durumun hem salgınla mücadelede hem de hastalara zamanında müdahale konusunda büyük gecikmelere yol açtığını dile getirdi. Kolera gibi hızlı bulaşan hastalıkların bu ortamda kontrol altına alınmasının ise her zamankinden daha güç hale geldiğini belirtti.

Kolera Salgını 23 Ülkede Etkisini Gösteriyor

DSÖ verilerine göre, yıl içerisinde 23 ülkede kolera vakaları kaydedildi ve salgın bu ülkelerin 16'sında hlen aktif olarak yayılmaya devam ediyor. Patrick Abok, temiz suya erişimin sınırlı olduğu bölgelerde ve hijyen koşullarının yetersiz bulunduğu yerlerde koleranın hızla yayıldığını vurguladı.

Kolera, kirli içme suyu veya hijyenik olmayan gıdaların tüketilmesiyle bulaşan, tedavi edilmediğinde kısa sürede ölüme yol açabilen bakteriyel bir enfeksiyon olarak biliniyor. Bu nedenle özellikle insani kriz bölgelerinde yaşayan topluluklar, hastalık açısından yüksek risk altında bulunuyor.

DSÖ, salgınla mücadele kapsamında birçok ülkede kolera tedavi merkezlerini destekliyor, gerekli ilaç ve tıbbi ekipman yardımı sağlıyor. Ayrıca hastalığın yayılmasını önlemek amacıyla yürütülen aşılama kampanyaları da yoğunlaştırılmış durumda. Yalnızca bu yıl içinde 15 milyondan fazla doz kolera aşısı uygulandı.

İklim Felaketleri ve Kötü Altyapı Salgını Büyütüyor

DSÖ yetkilileri, kolera salgınının yayılmasında iklim krizinin de önemli bir rol oynadığına dikkat çekti. Son dönemde Çad, Sudan, Etiyopya ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti gibi ülkelerde yaşanan sel felaketleri, su kaynaklarının kirlenmesine ve hastalığın kontrolsüz şekilde yayılmasına yol açtı.

Ayrıca, pek çok bölgede kanalizasyon sistemlerinin yetersiz olması ve temiz su altyapısının eksikliği, bakterinin hızla çoğalmasına elverişli ortam oluşturuyor. Bu durum özellikle çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler için büyük bir tehdit anlamına geliyor.

DSÖ, iklim değişikliğinin yarattığı çevresel koşulların salgın hastalıkları tetikleme riskine karşı uluslararası toplumun daha hızlı ve koordineli adımlar atması gerektiğini vurguluyor.

Küresel Sağlık Dayanışmasının Önemi Artıyor

Uzmanlar, kolera salgınının yalnızca etkilenen ülkelerin sorunu olarak görülmemesi gerektiğini belirtiyor. Salgının kontrol altına alınması için uluslararası iş birliği, insani yardım programlarının güçlendirilmesi ve temiz su altyapısına yatırım yapılması gerektiği ifade ediliyor.

DSÖ, hükümetlere ve yardım kuruluşlarına çağrıda bulunarak, aşı tedariki, temiz su temini ve hijyen koşullarının iyileştirilmesi konularında acil önlemler alınmasının şart olduğunu hatırlattı. Aksi halde, salgının kısa sürede yeni bölgelere sıçraması ve can kayıplarının artması kaçınılmaz görünüyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım

Bakmadan Geçme