Demir Fiyatlarında Yükseliş Devam Ediyor

Küresel emtia piyasalarında demir cevheri fiyatları, arz daralması ve Çin'den gelen üretim kısıtlaması haberleriyle birlikte yeniden yükselişe geçti. Küresel üretim ve tedarik zincirinde yaşanan gelişmeler, çelik sektöründe fiyatları ve beklentileri yeniden şekillendiriyor.

Askeri Tören Öncesi Üretime Kısıtlama

Dünyanın en büyük çelik üreticisi konumundaki Çin'in kuzeyinde, 3 Eylül'de gerçekleştirilecek olan II. Dünya Savaşı'nın sona erişinin anma töreni öncesinde çelik üretimine geçici sınırlamalar getirileceği bildirildi. Yetkililer, tören sırasında hava kalitesini korumak ve gökyüzünün açık olmasını sağlamak amacıyla çelik fabrikalarına üretimi azaltma talimatı verdi.

Bu durum, piyasalarda üretim baskısı oluştururken, demir cevheri fiyatlarının yukarı yönlü hareket etmesine neden oldu.

Demir Cevheri Fiyatı Yüzde 0,44 Arttı

Çin'in Dalian Emtia Borsası'nda (DCE) en çok işlem gören Ocak vadeli demir cevheri kontratı, Türkiye saatiyle 07.37 itibarıyla yüzde 0,44 artışla ton başına 102,41 dolardan işlem gördü.

Fiyatlardaki bu yükseliş, sadece Çin'deki üretim kısıtlamalarına değil, aynı zamanda küresel ölçekte azalan arz koşullarına da bağlanıyor.

Analistlerden Kritik Değerlendirme

ANZ Bankası analistleri, Çin çelik sektörünün hükümetin müdahalelerine oldukça duyarlı olduğuna dikkat çekerek, bu tarz üretim kısıtlamalarının kısa vadede çelik fiyatlarında ve kar marjlarında artışa yol açtığını belirtti. Bu durumun, doğrudan demir cevheri gibi hammadde maliyetlerini de yukarı çektiği ifade ediliyor.

Avustralya Sevkiyatında Düşüş

Küresel arz tarafında ise dünyanın en büyük demir cevheri ihracatçısı konumundaki Avustralya'dan yapılan sevkiyatta gözle görülür bir düşüş yaşandı. Sevkiyat hacmindeki bu azalma, piyasadaki arz-talep dengesini bozar nitelikte.

Bu gelişme, demir cevheri fiyatlarında yukarı yönlü hareketin bir süre daha devam edebileceğine işaret ediyor.

Küresel Ekonomi İçin Yakından Takip Ediliyor

Demir cevheri, sadece inşaat ve sanayi sektörü için değil, aynı zamanda küresel ekonomik hareketliliğin de önemli bir göstergesi olarak görülüyor. Gerek üretim kısıtlamaları gerekse lojistik aksaklıklar, bu stratejik hammaddenin fiyatında dalgalanmalara neden olabiliyor.

Uzmanlar, önümüzdeki süreçte piyasaların başta Çin olmak üzere büyük üretici ülkelerden gelecek yeni adımlara odaklanacağını belirtiyor.