Çocuklara Zararlı İçerik Anında Silinecek!
Türkiye'de sosyal medya platformlarının çocuklara yönelik zararlı içeriklerle mücadelesinde yeni bir dönem başlıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından hazırlanan kapsamlı rapor, dijital ortamdaki riskleri azaltmayı hedefleyen bir dizi düzenlemeyi içeriyor.
Yeni Düzenlemede Öncelik Yasak Değil Güvenlik Yaklaşımı
Bakanlık, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ile birlikte yürüttüğü dijital güvenlik çalışmaları kapsamında, çocukların sosyal medya kullanımında daha korunaklı bir ekosistem oluşturmayı hedefliyor. Bu kapsamda hazırlanan düzenlemelerde 'yasaklamak' yerine 'güvenliği güçlendirmek' prensibi benimseniyor. Böylece çocukların dijital ortamla tamamen bağının kopması yerine, kontrollü ve güvenli bir deneyim yaşaması amaçlanıyor.
Yetkililer, sosyal medyanın günümüzde eğitim, iletişim ve sosyal gelişimde önemli bir rol oynadığını ancak denetimsiz kullanımın ciddi riskler barındırdığını belirtiyor. Bu nedenle platformların sorumluluklarının artırılması, çocukların kişisel verilerinin korunması ve zararlı içeriklere yönelik hızlı müdahale mekanizmalarının geliştirilmesi planlanıyor.
Dünyadaki Örnek Modeller Türkiye İçin Referans Oldu
Dijital güvenlik konusunda birçok ülke son yıllarda kapsamlı düzenlemeler yaptı. Avustralya'da 16 yaş altı çocukların sosyal medya kullanımının tamamen yasaklanması, İngiltere'de benzer bir yasağın gündeme gelmesi ve Avrupa ülkelerinde hesap açma yaş sınırlarının farklı seviyelerde uygulanması Türkiye'deki çalışmalara da referans oldu.
Fransa'da 15, İtalya'da 14, Danimarka ve Belçika'da 13 yaşından küçük çocukların ebeveyn izni olmadan hesap açamaması gibi uygulamalar incelendi. Türkiye'de ise daha esnek ama etkili bir güvenlik modeli oluşturulması hedefleniyor. Geçen yıl başlayan altyapı araştırmalarında hem uluslararası örnekler hem de Türkiye'ye özgü dinamikler analiz edildi.
Platformlara Yaş Doğrulama ve Hızlı Müdahale Zorunluluğu Geliyor
Bakanlığın hazırladığı rapora göre sosyal medya platformlarına önemli yükümlülükler getiriliyor. Öncelikle 15 yaşın altındaki çocuklara kesinlikle hizmet verilmemesi ve hesap açılmasına izin verilmemesi öneriliyor. Bu durumda platformların yaş tahmini ve doğrulama mekanizmalarını çok daha güçlü şekilde devreye alması gerekecek.
Platformların yasa dışı, zararlı veya ağır şiddet içeren içeriklere karşı 'risk analizi' yapmaları, bu içeriklerle nasıl mücadele ettiklerine dair düzenli rapor paylaşmaları da bekleniyor. Raporda öne çıkan en önemli maddelerden biri ise zararlı içerik tespit edildiğinde mahkeme kararı beklenmeden platformun kendi öz denetimi ile hızlı şekilde içeriği kaldırma yükümlülüğü. Bu adım, çocukların anlık maruziyetini engellemek açısından kritik görülüyor.
Ebeveyn Kontrol Araçları ve Kişisel Veri Güvenliği Güçlendirilecek
Yeni sistemde yalnızca platformların değil ebeveynlerin de daha etkin rol alabileceği bir yapı oluşturuluyor. Raporda, sosyal medya şirketlerine ebeveyn kontrol araçlarını daha erişilebilir ve kullanımı kolay şekilde sunma tavsiyesi yer alıyor. Bu kontrol araçları sayesinde ebeveynler çocuklarının dijital faaliyetlerini daha yakından takip edebilecek.
Ayrıca çocukların kişisel verilerinin korunması için yasal altyapının güçlendirilmesi gerektiği raporda açıkça belirtiliyor. Türkiye'de son yıllarda hızla büyüyen oyun sektörünün çocuklar üzerindeki etkisi nedeniyle oyun firmalarına yönelik düzenlemelerin de gündeme alınması planlanıyor. Hem veri güvenliği hem de içerik denetimi açısından oyun platformlarının da sorumlulukları artırılacak.
Türkiye Çocuk Güvenliği İçin Kapsamlı Bir Dijital Model Kuruyor
Raporda yer alan düzenlemeler, dijital çağda çocukların korunması için kapsamlı ve çok yönlü bir yaklaşım ortaya koyuyor. Platformlara verilen sorumlulukların artırılması, yaş doğrulama sistemlerinin güçlendirilmesi ve zararlı içeriklerin hızla kaldırılması, Türkiye'nin bu konuda uluslararası standartları yakalamayı hedeflediğini gösteriyor.
Düzenlemenin hayata geçmesiyle birlikte çocukların dijital ortamda daha güvende olduğu, platformların daha şeffaf çalıştığı ve ebeveynlerin daha bilinçli şekilde sürece dahil olduğu yeni bir dönemin başlaması amaçlanıyor.
Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım