Aile Bağları Alarm Veriyor: Bakan Göktaş '2025 Aile Yılı' İçin Harekete Geçti

Modern Hayat, Aileyi Sessizce Tüketiyor

Bakan Göktaş, aile bağlarının zayıflamasının ardında sadece bireysel değil, toplumsal ve kültürel dinamiklerin de etkili olduğunu belirtti. Günümüzde medya, dijital platformlar ve reklam dünyasının, sevgi ve bağlılık kavramlarını tüketime dönüştürdüğünü ifade eden Göktaş, bu durumun bireyleri yalnızlaştırdığını vurguladı.
'Artık reklamlarda, dizilerde, sosyal medyada aileyi 'eski', değerleri 'gereksiz' gösteren bir dil var. Bu dil, gençleri köklerinden koparıyor. Kimliksiz, yönsüz bir yaşam tarzı pompalanıyor. Biz bu anlayışı değiştirmek için sahadayız,' dedi.
Bakanlık olarak amaçlarının, aile kurumunun itibarını yeniden güçlendirmek, genç kuşaklara aile olmanın sorumluluğunu ve güzelliğini hatırlatmak olduğunu dile getirdi.

'2025 Aile Yılı' Projesiyle Ulusal Seferberlik Başlıyor

Göktaş, konuşmasında '2025 Aile Yılı' vizyonunu da detaylandırdı. Bu kapsamda üniversitelerden kamu kurumlarına kadar birçok kuruluşun sürece dahil olduğunu belirten Bakan, 'Her kurum, kendi alanında aile dostu projeler geliştirecek. Biz bu süreci sadece bir farkındalık yılı değil, ulusal bir seferberlik olarak görüyoruz,' ifadelerini kullandı.
Aile içi iletişimi güçlendirmek, ebeveyn-çocuk bağını desteklemek ve aile temelli sosyal politikaları yaygınlaştırmak için eğitim, danışmanlık ve psikososyal destek programlarının geliştirileceğini belirtti. Ayrıca gençlere yönelik evlilik öncesi bilinçlendirme çalışmaları ve dijital ebeveynlik eğitimleri de 2025 yılı boyunca sürdürülecek.

Aile Dostu Teknoloji Dönemi Başlıyor

Bakan Göktaş, teknolojinin aile üzerindeki etkisine de dikkat çekti. 'Artık teknoloji yalnızca üretim için değil, insanın insana bağlanması için de kullanılmalı. Biz, teknolojiyi iyiliğin aracı haline getirmek istiyoruz,' diyerek yeni projelerden bahsetti.
Bakanlığa göre, 'aile dostu teknoloji' anlayışı, sadece çocukları zararlı içeriklerden korumayı değil; yaşlı, engelli ve ebeveynlere de hayatı kolaylaştırmayı hedefliyor. Akıllı ev sistemleriyle yaşlıların güvenliğini sağlayan sensörler, çocuklara güvenli interneti oyunla öğreten uygulamalar ve aile içi etkileşimi artıran dijital platformlar bu yaklaşımın örnekleri arasında yer alıyor.
'Yapay zekayı yalnızlaştıran değil, bağ kuran bir araç olarak görmek istiyoruz. Türkiye'de geliştirilen her sistemin aile dostu bir yönü olmalı,' diyen Göktaş, teknolojinin aile yapısını destekleyen bir ekosisteme dönüştürülmesi gerektiğini vurguladı.

Aile Değerlerini Korumak İçin Ortak Sorumluluk

Bakan Göktaş, sözlerini topluma çağrıyla tamamladı: 'Aile, bu ülkenin kalbidir. O kalp sağlam attığında Türkiye güçlüdür. Her bir birey, her kurum, aile değerlerini korumakla sorumludur.'
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın koordinasyonunda yürütülen bu girişim, sadece Türkiye'nin değil, küresel ölçekte modern yaşamın getirdiği aile krizine karşı örnek bir model olarak görülüyor.

Kaynak: Zeki Ersin Yıldırım