ABD'den Tayland-Kamboçya ateşkesi açıklaması
ABD, Tayland ile Kamboçya arasında sınır hattında yaşanan son çatışmaların ardından ilan edilen ateşkesi memnuniyetle karşıladığını duyurdu. Washington yönetimi, tarafların barış anlaşmasına bağlı kalması gerektiğini vurguladı.
ABD’den taraflara çağrı
ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Tayland ile Kamboçya arasında imzalanan “Ortak Bildiri” kapsamında ateşkes ilan edilmesinin olumlu bir gelişme olduğu belirtildi. Açıklamada, “Tarafların bu taahhüde derhal uyması ve Kuala Lumpur’da imzalanan barış anlaşmasının şartlarını eksiksiz yerine getirmesi önemlidir” ifadelerine yer verildi.
Sınır anlaşmazlığının tarihi
Güneydoğu Asya’da 817 kilometrelik sınır hattı bulunan Tayland ile Kamboçya arasındaki anlaşmazlık, 19. yüzyılda Kamboçya’nın Fransız işgali döneminde belirlenen sınır çizgilerine dayanıyor. İki ülke arasındaki gerginlik, 2008 yılında Kamboçya’nın tartışmalı bölgede yer alan 11. yüzyıldan kalma tapınağı UNESCO Dünya Mirası listesine aldırma girişimiyle yeniden alevlenmişti.
Çatışmalar ve kayıplar
Son yıllarda sınır hattında birçok kez çatışma yaşandı. 28 Mayıs’ta kısa süreli bir çatışma sonrası taraflar barışçıl çözüm konusunda mutabakata varmıştı. Ancak 24 Temmuz’da yeniden başlayan çatışmalarda iki ülkeden toplam 32 kişi hayatını kaybetti. Temmuz ayında ABD Başkanı Donald Trump’ın katıldığı törenle imzalanan barış anlaşmasına rağmen, 7 Aralık’ta sınır hattında yeniden silahlı çatışmalar çıktı.
Yerinden edilen binlerce kişi
Aralık ayında yaşanan çatışmalar nedeniyle iki taraftan 900 bini aşkın kişi yerinden edildi. Güneydoğu Asya Uluslar Birliği’nin 22 Aralık’ta düzenlediği toplantıda ateşkes sağlanamazken, taraflar 24 Aralık’ta yeniden askeri görüşmelere başladı. Bugün imzalanan ortak bildiriyle birlikte sınır hattında derhal ateşkes ilan edildi.
Barış süreci için kritik adım
ABD, Tayland ve Kamboçya’nın attığı bu adımı bölgesel barış için kritik bir gelişme olarak değerlendirdi. Washington yönetimi, tarafların anlaşmaya bağlı kalmasının hem sınır güvenliği hem de bölgesel istikrar açısından hayati önem taşıdığını vurguladı.