ABD'de Kızamık Salgını Yeniden Yayılıyor

ABD’de uzun yıllar boyunca çocukluk çağı aşılamalarının başarıyla uygulanması sonucunda kızamık 2000 yılında ortadan kaldırılmış bir hastalık olarak tanımlanmıştı. Ancak son aylarda ülkede yaşanan hızlı vaka artışı bu başarının ciddi şekilde sarsıldığını gösteriyor. Bir zamanlar kontrol altında olduğu düşünülen virüs, özellikle yeterli aşılanma yapılmayan bölgelerde yeniden yayılmaya başladı. Sağlık otoriteleri, düşen aşılama oranlarının bu tehlikeli geri dönüşte belirleyici rol oynadığına dikkat çekiyor. Ülke genelinde hem yerel hem de federal düzeyde bu durumun halk sağlığı için ciddi bir uyarı niteliği taşıdığı ifade ediliyor.

Güney Karolina’da Salgının Odak Noktaları

Güney Karolina’nın kuzeybatı kesiminde yer alan Spartanburg County ve çevresi, son haftalarda kızamık vakalarında belirgin bir artış yaşıyor. Sadece dört günlük süreçte 27 yeni vakanın doğrulanması bölgedeki endişeleri artırdı. Son iki ay içinde toplam 111 kişinin hastalığa yakalanması, salgının hızla yayıldığını ortaya koyuyor. Eyalet genelinde çoğunluğunu okul çağındaki çocukların oluşturduğu 250’den fazla kişi karantinaya alınmış durumda. Yetkililer, salgının ekim ayında başlamasından bu yana bazı kişilerin ikinci kez karantinaya girdiğini açıklıyor. Özellikle Inman bölgesindeki bir kilise, yayılımın en yoğun yaşandığı noktalar arasında gösteriliyor. Sağlık birimlerinin verilerine göre, eyaletteki 111 vakanın 105’inin aşısız kişilerden oluşması, sorunun temelini gözler önüne seriyor.

Utah Ve Arizona Sınır Bölgesinde Artan Tehlike

Salgının etkisi yalnızca Güney Karolina ile sınırlı kalmadı. Ülkenin batısında, Utah–Arizona sınır hattında da benzer bir gidişat söz konusu. Ağustos ayından bu yana Arizona’nın Mohave County bölgesinde 172, Güneybatı Utah Sağlık Departmanı sınırları içinde ise 82 vaka tespit edildi. Özellikle Arizona’nın Colorado City ve Utah’ın Hildale kentleri salgından en fazla etkilenen yerleşim alanları oldu. Bu yıl içinde Utah’ta doğrulanan toplam kızamık vaka sayısı 115’e, Arizona’da ise 176’ya ulaştı. Her iki eyaletin sağlık birimleri de hızlı yayılım nedeniyle acil tedbirlerin genişletildiğini duyurdu.

Kızamığın Yeniden Ulusal Tehdit Haline Gelmesi

ABD’de kızamığın ortadan kaldırıldığı ilan edildikten çeyrek asır sonra tablo kaygı verici bir seviyeye ulaşmış durumda. ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin güncel verilerine göre 10 Aralık itibarıyla ülke genelinde 1912 vaka kaydedildi. Bu vakaların büyük bir kısmı yıl boyunca görülen 47 farklı salgınla ilişkilendiriliyor. Geçtiğimiz yıl ise sadece 16 salgın ve 285 vaka yaşanmıştı. Bu yıl içinde en az iki çocuğun kızamık nedeniyle hayatını kaybetmesi, durumun ciddiyetini daha da artırıyor. Uzmanlar, virüsün ülkede bir yıl boyunca kesintisiz dolaşımda kalması halinde ABD’nin “yok edilmiş hastalık” statüsünü kaybedebileceğini belirtiyor. Yılın başında Teksas, New Mexico ve Oklahoma’da başlayan ve yaklaşık 900 kişinin hastalanmasına yol açan geniş çaplı salgın, bu senaryonun gerçekleşme ihtimalini artırdı.

Aşılanma Oranlarının Kritik Önemi

Sağlık otoriteleri, kızamığın yeniden yükselişe geçmesinin en belirgin nedeninin aşılama oranlarında görülen düşüş olduğunu vurguluyor. Aşı karşıtlığının artması, bilgi kirliliği ve sağlık hizmetlerine erişim sorunları, bazı bölgelerde kızamık gibi daha önce kontrol altına alınmış hastalıkların tekrar yayılmasına zemin hazırlıyor. Özellikle çocuklar arasında aşı eksikliğinin yaygınlaşması, virüsün toplum içinde hızla yayılmasına olanak tanıyor. Uzmanlar, toplum bağışıklığının yeniden sağlanabilmesi için kapsamlı aşı kampanyalarının zorunlu hale geldiğini belirtiyor. Public health yetkilileri, aşılamanın yalnızca bireysel korunma sağlamadığını, aynı zamanda toplumsal güvenliğin temel unsuru olduğunu hatırlatıyor.

Ülke Genelinde Alarm Seviyesi Yükseliyor

Son gelişmeler, kızamığın ABD’de yeniden ulusal bir halk sağlığı krizine dönüşebileceği yönündeki endişeleri artırmış durumda. Salgınların farklı eyaletlerde birbirini izlemesi, virüsün kontrolsüz biçimde yayılma riskinin sürdüğünü gösteriyor. Sağlık kuruluşları, erken teşhis, hızlı izolasyon ve özellikle aşılamanın güçlendirilmesiyle durumun kontrol altına alınabileceğini ifade ediyor. Ancak mevcut tablo, önümüzdeki süreçte daha sert tedbirlerin gündeme gelebileceği yorumlarını da beraberinde getiriyor.